1

Merhaba arkadaşlar.Ben bir süredir kısıtlı imkanlar dahilinde olsa da kuantum fiziği hakkında bilgiler öğrenmeye çalışıyorum.Yine kuantum hakkında bir yazı okurken bu başlık dikkatimi çekti ve bir şeyler yazmak istedim.Özellikle Kopenhag yorumu beni çok etkilemiştir.Çünkü Kopenhag yorumu fizikte gözlemcinin rolünün sadece seyretmek olmadığını kanıtlar niteliktedir. Yani gözlemcinin etki ettiği bir şeyler var Kopenhag yorumuna göre neyin ölçen, neyin ölçülen olduğunu ayırmak imkânsızdır. Bir nesne (ölçülen) – özne (ölçen) karışımı meydana getirir. Bu bir anlamda, özellikleri öğrenilen şey (ölçülen-nesne) ile bu dinamik özellikleri öğrenen şeyin (ölçen-özne) birbirine karışmasıdır.Buradan hareketle şu fikre varmak istiyorum.Tüm bu kuantum olasılık dalgaları ve maddelerin gözlemci eşliğinde sekillenmesi aslında tüm maddeleri var eden ve onları yöneten üstün bir gözlemci olduğunu kanıtlar nitelikte değil midir?Din kurumu dediğiniz şey de \"üstün gözlemci\" dediğim Tanrı nin dediklerini insanlara ulastirmak ve toplumsal düzen içerisinde insanların düzgün bir yaşam sürmesini sağlamak için var olan bir şeydir. Yani sorduğunuz soruda bilim değissede değişen bilim Tanrının varlığını daha net kanitlarla ortaya koymaktadır.Bu benim kuantum fiziği hakkında öğrendiklerimden sonra aklımda yer eden düşüncedir.Bilim her geçen gün gelişiyor fakat gelişen bilim dini yıkmıyor aksine daha da kanıtlar niteliğe ulaşıyor.

captaines 7 yıl önce 0