0

Konuları önce düşük entropiye almamız lazım. Yani bence bir düzenlemeliyiz. Entropi ve zaman konusuna girmeden önce, bence, tanımlanması gereken daha önemli iki nokta var. Düzen ve düzensizlik nedir? Tüm olgular için ortam kavramlar mı? İkinci olarak; Entropi bir olgu mu, ara sonuç mu yoksa salt sonuç mu? Bence, kendini tekrar ederek gelişen fraktal sistemleri düzenlilik olarak tanımlıyoruz. (?) Eğer kitap sayfaları belli bir mantık sırasında ise düzenli oluyor. Ya da sayfalardaki harfler bir anlam üretecek şekilde dizilmişlerse... Bir elmas ta atomlar kristalize şekilde eşit ve homojen iseler düzenli olarak tanımlıyoruz. Ya da Grafitte yatay tabakaları... Düzen dediğimiz şey, tek başına gerçekleşme olasılığı çok düşük olan ve bu düşük olasılığı gerçekleştirmek için çaba-enerji gerektiren durumları anlatıyor. Bildiğimiz en iyi düzenlilik örneği ise, kendisini tekrar eden sistemler. Çünkü ortaya çıkan yapıya anlam verebildiğimiz gibi, bu tekrarlar sonucu homojenlik gerçekleşiyor. Yani sistem açısından, simetrik olması öne çıkıyor. Bu durumların olmadığını düşündüğümüz olguları ise düzensizlik olarak tanımlıyoruz. Kendini tekrar etme ve simetri yerine farklı olasılıklara dağılmış, simetrik olmayan olgular var. İkincisi yani olgu mu, sonuç mu, ara sonuç mu olduğuna gelince. Bence kesinlikle olgu değil. Sonuçta değil, sadece ara sonuç. Yani zaman olmasaydı, hareket de olmayacaktı... Hareket olmayınca entropi de olmazdı. Entropi olmasaydı, "Zaman" olmayacaktı mı? Öyle bir şey de yok. Zaman gene var olacaktı. İster düzenli, ister düzensiz olsun, Zaman evren içinde var. Bu yazdıklarımı özetlersem, Entropi, beşinci boyut olarak düşündüğüm (Zaman ile ters oranlı) hareketin bir sonucu, belki bir türevinin karesi (ki işareti sürekli aynı). Bize göre tüm evren kaotik bir kargaşa ile çözünüp, alt birimlere parçalanırken, çürürken... Evrene göre entropi ise; enerji içeriğinin tekrar homojen ve simetrik yapıya dönmesinin bir aracı.

Burtay Mutlu (shibumi-tr) 6 yıl önce 0
0

Evrenin ilk hali için neredeyse oy birliği ile hem fikir olunan şey; aşırı derecede düzenli, simetrik ve homojen olduğu idi. Yani evrenin en küçük parçasına bakarak, tüm evren hakkında bilgi sahibi olabileceğimiz bir tekrarlar bütünüydü. Bu durumu tekillik olarak tanımlıyoruz çünkü hareket de yoktu. ilk hareket ile bu düzenin uyarıldığını, tepki verdiğini ve zincirleme reaksiyon ile bu düzenli yapının bozulduğunu düşünüyoruz. Benzetme ile: Bir bilardo masasındaki ortasında tüm topların düzenli şekilde sıralandığını düşünelim. Toplar esnek çarpışma ile aldıkları etki düzeyinde tepki verecek malzemeden olsunlar. Topların içinde bulunduğu ortamında bir dokusu olsun ki, topların hızı sınırlı olsun. Bu durumda bünyesine fazla enerji alacak topun tek seçeneği vardır. Hareket edecek ve sınırı aşan kısmını başka bir topa aktaracak. Topların tam ortasına, küçük; mesela tüm topların %1.6 sını hız sınırında hareket ettirecek kadar etki yapalım. Topların durumu ne olur? Göreceğimiz şey, kısa bir sürede mevcut düzenin bozulduğu ve belirsizleştiği olacaktır. Birbirine farklı açılardan çarpan toplar yüzünden, herhangi bir topun izleyeceği hareketi takip etmek de çok zor, belki imkansız olacaktır. Bu arada topların hareket alanları sürekli artacaktır. Eğer sınırlı bir masa ise tüm masa da ortalama enerji yoğunluğuna ulaşmak demektir bu. Toplar belli bir bölgede değil, tüm alana eşit yayılıp ve masa üstünde ortalama yoğunlukta homojen, simetrik bir yapı oluşturacaklardır. Artık toplar hafif titreşimli olsa da, bu ilk baştakinin bir benzeri tekillik durumu olacaktır. Ya da en azından topların %1,6 sı hareket ederken, kalanı tekil durumda olacak demektir. Ancak masa üstü sınırlı değil ise; topların arasındaki mesafe açılacağı için hareketli bir topun başka bir hareketliye veya hareketsize denk gelme şansı azalacaktır. Eğer mesafe çok büyük ise, belki de hiç rast gelemeyecektir. Bu durumda oluşan alan, homojen ve simetrik yapı geliştirmek için daha da genişleyecektir. Genişlemek zorundadır.

Burtay Mutlu (shibumi-tr) 6 yıl önce 0
0

Eğer evren tamamen düzensiz ve öngörülemez bir halde başlasa idi; o halde var olan düzensizlik hep artacak mıydı ? Yoksa sabit kalacak ya da zaman ile azalacak mıydı ? C- Tamamen düzensiz bir yapıdan başlangıç yapma ihtimali bence yok. Ancak örneklediğim toplardaki gibi bir düzenliliğe ulaşmış bir evren, düşük yoğunluğundan dolayı bize düzensiz gibi gözükebilir. Böyle bir evreni harekete geçirmek için ise, devasa miktarda “etki” gücü gerekecektir. Psikolojik, termodinamik ve kozmolojik zamanın okları; zaman entropi ile aksi bir halde başlasa idi ne tür değişikliklere uğrardı ? C- Entropi, Zaman’ın bir türevi pozisyonunda daha çok. Evren genişledikçe, ortalama yoğunluk düştüğü için, entropi ili bu uyum sağlama süreci devam ediyor. Birbirlerine zıt yönlü olmalarını düşünemiyorum. Zaman ile entropinin aksi halde olduğu evrenler var olabilir mi ? Zamanın arttıkça düzensizliğin azaldığı yani gelecekten geçmişe doğru bir zaman okuna sahip bir evren ? 0'ın başlangıç olduğu evrenimizde 1 rakamına son dersek; 0'dan 1'e doğru zamanın üç oku önderliğinde içinde bulunduğumuz uzay-zaman için; zaman ile zaman oklarının arasında ki ilişki yorumu ne olurdu ? C – Bence böyle bir evren olamaz. Geleceğin geçmişten etkilenmiyor oluşu ya da geleceği hatırlayamıyor oluşumuz tamamen zaman ile düzensizliğin aynı yönde istikamet ediyor oluşumudur ? Yoksa bunun olması büyük patlamanın DNA'sında var olan kozmolojik bilgi transferlerinden sadece biri midir ? C- Geçmiş, içinde bulunduğumuz referans çerçevesinin artık ulaşılamayacak bir (zaman olarak) mesafede olduğunu anlatıyor. Bu referans çerçeveye yetişsek bile (benzetme olarak; varsayımımdaki dalgalar gibi olduğu farz edilirse), bu sefer evrene göre aynı mekanda olmayacağımız için , değiştirilemez. Gelecek ise “olacakların bilgisini” içermiyor. Bilgi; sadece içinde bulunduğumuz referans çerçevesindeki (şimdi) uzay-zamanda oluşuyor. Gelecek, şimdinin durumuna göre olasılıkların bilgisini belki taşıyabilir. Bu bence sadece Zaman ile alakalı bir durum. Entropi durumu güçlendirip, kesinleştirse de geleceğin bilinmeyişinde, olasılık oranlarını bir nebze daha değiştirmekten fazla işlevi olamaz. (Uç bir örnek: Son anda göle düşerken kurtulmak için tutunacağınız ipin, birkaç molekülün bozulması ile artık sizi taşıyacak kapasite sınırını kaybetmesi gibi…)

Burtay Mutlu (shibumi-tr) 6 yıl önce 0
0

“Eğer evren tamamen düzensiz ve öngörülemez bir halde başlasa idi; o halde var olan düzensizlik hep artacak mıydı ? Yoksa sabit kalacak ya da zaman ile azalacak mıydı ? “ C- Tamamen düzensiz bir yapıdan başlangıç yapma ihtimali bence yok. Ancak örneklediğim toplardaki gibi bir düzenliliğe ulaşmış bir evren, düşük yoğunluğundan dolayı bize düzensiz gibi gözükebilir. Böyle bir evreni harekete geçirmek için ise, devasa miktarda “etki” gücü gerekecektir. “Psikolojik, termodinamik ve kozmolojik zamanın okları; zaman entropi ile aksi bir halde başlasa idi ne tür değişikliklere uğrardı ?” C- Entropi, Zaman’ın bir türevi pozisyonunda daha çok. Evren genişledikçe, ortalama yoğunluk düştüğü için, entropi ili bu uyum sağlama süreci devam ediyor. Birbirlerine zıt yönlü olmalarını düşünemiyorum. “Zaman ile entropinin aksi halde olduğu evrenler var olabilir mi ? Zamanın arttıkça düzensizliğin azaldığı yani gelecekten geçmişe doğru bir zaman okuna sahip bir evren ? 0'ın başlangıç olduğu evrenimizde 1 rakamına son dersek; 0'dan 1'e doğru zamanın üç oku önderliğinde içinde bulunduğumuz uzay-zaman için; zaman ile zaman oklarının arasında ki ilişki yorumu ne olurdu ?” C – Bence böyle bir evren olamaz. “Geleceğin geçmişten etkilenmiyor oluşu ya da geleceği hatırlayamıyor oluşumuz tamamen zaman ile düzensizliğin aynı yönde istikamet ediyor oluşumudur ? Yoksa bunun olması büyük patlamanın DNA'sında var olan kozmolojik bilgi transferlerinden sadece biri midir ?” C- Geçmiş, içinde bulunduğumuz referans çerçevesinin artık ulaşılamayacak bir (zaman olarak) mesafede olduğunu anlatıyor. Bu referans çerçeveye yetişsek bile (benzetme olarak; varsayımımdaki dalgalar gibi olduğu farz edilirse), bu sefer evrene göre aynı mekanda olmayacağımız için , değiştirilemez. Gelecek ise “olacakların bilgisini” içermiyor. Bilgi; sadece içinde bulunduğumuz referans çerçevesindeki (şimdi) uzay-zamanda oluşuyor. Gelecek, şimdinin durumuna göre olasılıkların bilgisini belki taşıyabilir. Bu bence sadece Zaman ile alakalı bir durum. Entropi durumu güçlendirip, kesinleştirse de geleceğin bilinmeyişinde, olasılık oranlarını bir nebze daha değiştirmekten fazla işlevi olamaz. (Uç bir örnek: Son anda göle düşerken kurtulmak için tutunacağınız ipin, birkaç molekülün bozulması ile artık sizi taşıyacak kapasite sınırını kaybetmesi gibi…)

Burtay Mutlu (shibumi-tr) 6 yıl önce 0