0

Merhaba, Aslında teorik düzeyde geliştirme kısmı bitti. Üzerine katabileceğim yeni soru pek kalmadı. Muhakkak eksik ve yanlışları var ama ... Sonuçta bu işin amatörüyüm. Profesyonel bir yaklaşım gösterecek bilgi kapasitesine sahip değilim. Sorun; bir çok kavramın ve tanımın birbirine bağlı ve içiçe olması. Yani evrenin genişlemesini göz önüne almadan, zaman\'ı değerlendirmek ya da hareket eden nesnenin ivmesini ele almadan zaman\'ı değerlendirmek mümkün değil. Üstelik aynı \"Zaman\" , hareket cisimlerin hızlarına göre farklılıkta göstermeli. Teori olarak ele alınca, bunların hepsini birden içeren bir koşulu bulmak gerekiyor. Ve İzafiyet başta olmak üzere, daha önce doğruluğu ölçümlerle tespit edilmiş durumlarla da çatışmamalı. Bunlar ve buraya eklemediğim diğer durumları da göz önüne alınca, olası sonuçlar daralıyor. Bunları http://evreneyenibirbakis.blogspot.com.tr/ adresinde toparlamaya çalıştım. (İngilizce kısmında, http://anewviewforuniverse.blogspot.com.tr/ ekler bölümündeki (Addings for...) cevaplarda sonradan eklediğim bazı illüstrasyonlar ve resimlerde var. Orada sadece \"Zaman\"ın yapısı hakkında değil, evrenin dokusu, görelilik, kütle, kütleçekimi, spin, kuantum hakkında da görüşler sundum. Aslında hepsi içiçe olduğu için, herhangi birini açıklarken bir diğerini göz ardı etmek mümkün olmuyor. @Alliance33 doğru hatırlıyorsunuz. Zaman algısı, \"Zaman An\"larının peşi sıra (enerjiyi) maddeyi etkilemesi ile oluşuyor bence ... Sadece nasıl olgusuna, dalgaların özelliklerini ele alarak bir cevap geliştirmeye çalıştım.

Burtay Mutlu (shibumi-tr) 7 yıl önce 0
0

:-) , Sizin dediğiniz şey; olayların önce ve sonraya dayalı durumunu tanımlayan \"genel zaman algısı\"... Aralarındaki kavramsal farklılık çok büyük ama kelimelerim yetersiz kalıyor. Büyük patlama öncesi durum hakkında bir fikir yürütmesi olarak, böyle bir olasılık olacağını belirtiyorum. Ama bu süreçte bizim bildiğimiz ve algıladığımız \"zaman\" diye bir şey yok. Yani benzettiğiniz zaman ile \"fizik bilimi anlamında zaman\" aynı şeyler değiller. Belirttiğiniz zaman algısı en fazla onun bir türevi, kendisi değil. Bu \"zaman\" olayların öncesi ve sonrası ile uğraşmıyor. O hareket ediyor ve nesneler bu hareketiin sürekliliğini, tanımladığınız zaman olarak algılıyor. Nesneler üzerinde aynı şekilde etki ediyor ve entropi\'den bu nedenle etkileniyorlar. Bozulup, dağılıyorlar. Bu zaman, evrenin yapısından kaynaklanan bir neden ve bir fonksiyon üstleniyor. Bu işlevi ile evreni şekillendiriyor, biçimliyor. Eğer tüm yazıyı okuma sabrınız olursa, kelimelerle anlatamadığım bu kavramı belki kafanızda canlandırabilirsiniz. Çok kaba bir benzetme ile; \"Zaman içinde bir An\" olarak tanımladığımız evren durumu, bir dalganın tepe noktası. Bu dalganın öncesi ve sonrasında da başka dalga sıraları var. Bizim genel zamanımız bu dalganın 2 tepe noktası arası mesafeyi aldığı hıza bağımlı. (Mesafe/hız), bizim algıladığımız zaman\'ın an\'ı da buradan doğuyor. Bir nesneden sürekli olarak geçen bu dalga sıralarının toplamı da bize bir zaman algısı veriyor. Çünkü mesafe artmış oluyor. ( Normal mantıkla düşünün bu noktada; 2 dalga arası 1 planck mesafesi ise , \'2 üzeri 40\' dalga geçtiğinde (yaklaşık) bir saniye süre , 60 x \'2 üzeri 40\' dalga geçince, 1 dakika süre geçmiş olacak. Zaman algısının kaynağı da bu... \"Milyar yılı\" da bu dalgaların hareketi ile belirlediğimiz için, bu dalgaların olmadığı dönemde bu tür bir zaman algısından ve bunu tanımlayabileceğimiz bir ölçüden söz etmek mümkün değil. Refrans alabileceğimiz bir durum, ölçü, hareket olmadan böyle bir süreyi tanımlamak imkansız. Eğer bu dalgalar (varsayıma göre), normal dalgalar gibi, geçtikleri ortamın (enerji) yoğunluğundan etkileniyorlarsa, bu ortamladaki hızları ve aralıkları da farklı olacaktır. böyle bir ortamdaki nesnenin zaman algısı da , bu ortamın dışındakine göre doğal olarak farklı olacaktır. Çünkü o da gene zaman algısını, dalgaların sayısına göre tanımlamak zorunda. (Bu noktada su\'dan yağa geçen bir dalganın durumunu ele alın. Frekansı, tepe noktası ve hızını karşılaiştırın)

Burtay Mutlu (shibumi-tr) 7 yıl önce 0
1

Bizim algıladığımız zaman (algısı) bir hareketin sürekliliğinden kaynaklanıyor. Bizim ölçülerimize göre en minimum ölçeklerde (Planck) gerçekleştiği için, onu bir bütün olarak algılıyoruz. (Saniyedeki 25 kareyi birleştirerek seyrettiğimiz flimler gibi.) Fizikte konu olan Zaman, bu her bir kare ve bu karenin özellikleriyle alakalı. Ancak bunu bir alan olarak tanımlabilmek için, yeteri kadar (alan nedir?) bilgiye sahip değilim. Bu nedenle algıladığım gibi, bir hareket durumu olarak tanımlıyorum. Bir açıdan dediğiniz doğru sayılabilir, zaman algısını; bir çok zaman dalgasının sürekliliği sağlıyor. (Ancak bu varsayımda maddenin kütlesi olarak farklı bir tanım var. Higgs bozonu gibi bir parçacık değil ama Higgs alanı gibi bir ortam daha belirleyici. Parçacıkların hepsi neredeyse, çeşitli koşullarda hareket eden enerji alancıklarının, bu alan ile olan etkileşiminden doğuyor. Yazıdaki Spin konusunda, aynı miktarda enerji-madde içeren parçacıkların, farklı koşullarda (zamanla olan etkileşimleri dahilinde) nasıl farklı spinlere ve dolayısıyla kütlelere sahip parçacıklar olabileceğini tanımlamaya çalıştım. Örnek olarak, bir teknenin akıntıya ve rüzgara karşı hareketi sonucu ; uzaktaki bir gözlemciye göre aynı noktadan, her duruş yönünü-spin değiştirdiğinde nasıl gözükeceği ve denize oranla kütlesinin-direncinin ne olacağını irdelemeye çalıştım.)

Burtay Mutlu (shibumi-tr) 7 yıl önce 0