Bebek Kara Deliklerden Evrenimizle İlgili Sırları Öğrenebiliriz
Kuasar J0313-1806, Dünya'dan 13 milyar ışık yılı uzaklıkta. Ama yine de kendi evrenimiz hakkında bize birçok şey anlatabilir.

Feige Wang, Çin'in Shandong eyaletinde büyürken, yıldızları görebilmek için gece gökyüzüne bakmayı severdi. Şimdi, Arizona Üniversitesi Steward Gözlemevi'nde NASA Hubble üyesi olarak, şimdiye kadar incelenen en uzak nesneleri düşünmek için karanlığın çok daha derinlerine bakıyor.

Hedefleri, kuasarlar, gaz diskleri ve yıldızlarla çevrili kara deliklerdir. Kara delikler ilkel galaksilerin çekirdeğidir. Karanlık merkezleri, yakındaki maddeyi emer. Onları çok uzaklardan tespit etmemizi sağlayan şey ise çevrelerindeki, muazzam miktarda bir enerjiyi dışarı bırakan süper sıcak disklerdir. Ancak ışıklarının Dünya'ya ulaşması milyarlarca yıl sürdüğü için, onların çok uzun zaman önce orada var oldukları şekilde görüyoruz.

Günümüzün önde gelen kuasar gözlemcilerinden biri olan Wang, onları evrenin kadim tarihine bakmak için kullanıyor. "Geçtiğimiz birkaç yılda, en uzaktakileri bulmaya çalışıyordum" diyor. Fazladan her ışık yılı uzaklıktaki mesafe, bir yıl fazladan kozmik zaman yolculuğuna eşittir.

2021'de Wang ve meslektaşları Şili ve Hawaii'deki üçlü teleskopları kullanarak şimdiye kadarki en uzak kuasar'ı keşfettiler. J0313-1806 olarak adlandırılan kuasar 13 milyar ışık yılı uzaklıkta. Bu da Wang'ın onu Büyük Patlamadan sadece 670 milyon yıl sonra, yani neredeyse yeni doğmuşken gördüğü anlamına geliyor.

Wang, kuasarı büyüleyici buluyor, çünkü mevcut astrofizik anlayışımıza göre aslında var olmamaları gerekiyordu. J0313-1806, bilim adamlarının mevcut teorilerini karıştırıyor. Bu büyüklükteki kara deliklerin, zamanla kütleyi emen nispeten küçük “tohumlardan” büyüdüğü düşünülmektedir. Bir model, ilk yıldızların hızlı yaşadıktan ve gençleri yaktıktan sonra bu tür tohumları geride bırakmış olabileceğini belirtiyor. J0313-1806'nın merkezi, güneşin kütlesinin yaklaşık 1,6 milyar katı ve kendi galaksimizin merkezindeki kara delikten yaklaşık 500 kat daha büyük.

Gelecek nesil gökyüzü gözlem makinelerinin, daha fazla sırrı ortaya çıkarmamıza yardımcı olacağı konusunda tüm araştırmacılar iyimser. 2021'in sonlarında fırlatılacak ve 30 yaşındaki Hubble'ın tahtını alacak olan ve uzun zamandır beklenen James Webb Uzay Teleskobu, gökbilimcilerin geçmişte hiç olmadığı kadar geriye bakmalarına aynı zamanda J0313-1806'ya daha yakından bakmalarına olanak sağlayacak. 2023'te açılması beklenen Şili'deki Vera C. Rubin Gözlemevi de gökyüzünü taramaya başlayacak.  Nancy Grace Roman Uzay Teleskobu, 2025'te yörüngeye girecek ve burada uzaktaki maddeleri tespit etmek için kızılötesi dalga boylarında tarama yapacak.

Wang, bu tür araçların en eski kara deliklerin nasıl büyüdüğü hakkında çok daha fazlasını ortaya çıkaracağını umuyor. "Önümüzdeki on yıl, evrenimizdeki en uzak nesneleri incelemek için harika bir zaman olacak."

Fizikist
Türkiye'nin Popüler Bilim Sitesi

0 yorum