Neden Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon?
Merhabalar. Ben Sibel Şahin. Üniversite tercih döneminde sıkıntı yaşamış biri olarak böyle bir çalışmaya katkım olmasından çok mutluyum. Umarım sizin açınızdan faydalı olur. Yeditepe Üniversitesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon bölümü 2.sınıf öğrencisiyim. Üniversite sınavlarına hazırlanırken herkesin hedefinde belirli bölümler vardır. Benimde kafamda şuan okuduğum bölüm dışında aslında tamamen bağımsız bir bölüm vardı. İş tercih aşamasına gelindiğinde kaç senedir istediğim bölümün aslında ne kadar bana uygun olmadığını anladım. O yüzden tercih aşamasını iyi değerlendirmek gerekiyor. Peki neden Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon?

Fizyoterapi ve Rehabilitasyon doğumsal veya sonradan oluşan çeşitli özür ve hastalıkların yol açtığı hareket bozukluklarının tedavisinde, ağrının giderilmesinde, kaybedilen fonksiyonun geri kazanılmasında veya yeni fonksiyonların kazandırılmasında etkin olan bir bilim dalıdır. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon bölümüne girecek olan öğrenciler 4 yıllık eğitim sürecinden sonra başarılı olmaları halinde "Fizyoterapist" ünvanı alarak  mezun olacaklardır. Fizyoterapistlik mesleği tanısı hekim tarafından belirlenmiş olan hastaların fizyoterapi ve rehabilitasyon programlarını planlamak ve tedavilerini yapmaktan sorumludur. Fizyoterapist tarafından yerine getirilen Fizyoterapi ve Rehabilitasyon günümüzde, bilim ve teknik alanında elde edilen gelişmelere paralel olarak, tüm yaş gruplarındaki kişilerin, yeni doğan ve erken doğum dahil olmak üzere çocuk, adölesan, yetişkin ve yaşlıların sağlıklarının geliştirilmesinde etkin rol alan bir bilim dalı haline gelmiştir. Kısaca tanımlarsak, fizyoterapistler, bir hastalık veya kaza sonrası hasta veya özürlü olan kişilerin mümkün olan en üst bağımsızlık seviyesine ulaştırılmaları ve özürün neden olduğu engellilik düzeyinin en düşük düzeye indirgenebilmesi için gerekli çalışmaları yerine getirmektedirler. Yani kişinin kalıcı veya geçici yetersizliklerinin belirlenip tedavi edilmesi, psikososyal ve mesleki yönden de desteklenerek günlük yaşamda bağımsız duruma gelmesini sağlayan uzun bir süreçtir. Bir fizyoterapist bu süreçte kişinin eklem hareket açıklıklarının korunması ve arttırılmasından, kas ve kas tonusunun düzenlenmesinden, motor kontrol becerilerinin artırılmasından, denge transverinin kontrolünden sorumludur.

Fizyoterapistlerin en sık çalıştıkları alanlar nörolojik hastalıklar, ortopedi ve travmatolojik hastalıklar, romatoloji, kalp-dolaşım ve solunum sistemi hastalıkları, obstetrik ve ürojinekolojik durumlar, spor yaralanmaları, el yaralanmaları, beyin cerrahisi, plastik cerrahi, genel cerrahi sonrası gelişen sağlık sorunlarının fizyoterapi ve rehabilitasyonu, devamlı bakım ve reanimasyon, evde bakım ve ağrı tedavisidir. Buna ilave olarak, Toplum Temelli Rehabilitasyon ve Koruyucu Rehabilitasyon adı altında, örneğin, aktif yaşam tarzının kazanılması, günlük yaşamda vücut mekaniğine uygun hareketlerin benimsenmesi, bedensel, zihinsel, işitsel veya görme engel olan kişilerin kinestetik hislerinin geliştirilmesi gibi eğitim alanları ile de ilgilidirler.

Gelelim çalışma alanlarına, fizyoterapistlerin mesleklerini icra edebilecekleri kurumlar arasında, kamu ve özel hastaneler, poliklinikler, sağlık ocakları, spor kuruluşları ve klüpleri, sağlık ve spor merkezleri, okullar ve engeli olan çocuklara yönelik okullar, Özel Eğitim Merkezleri, özel dal merkezleri, huzurevi ve bakım evleri, belediyeler, evde bakım merkezleri, hasta veya engeli olan kişilere yönelik merkezler (Altı Nokta Körler Vakfı, Türkiye Kas Hastalıkları Derneği, Evde Bakım Derneği'ne ait merkezler vb.) sıralanabilir.

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümü yeni olduğu için insanlar bambaşka fikirlere kapılıp seçebiliyorlar ama bence gerçekten insanlara yardım etmeyi seven birinin yapabileceği bir bölüm. Bunun yanı sıra psikolojik olarak da hazırlıklı olmak gerekir. Tam olarak iyileşemeyecek bir hastaya bazı ihtiyaçlarını karşılaması için yeni beceriler kazandırmak, ona güç vermek ve ailesinin anlayışlı davranmasını sağlamak durumunda sabırlı, hoşgörülü, güler yüzlü ve zayıf insanlara yardımdan hoşlanan, sorumluluk sahibi olmak gerekiyor. Fizyoterapist sayısı günümüzde gittikçe artmakta ve yasalarda daha belirgin konumdadır. Bir fizyoterapist adayı olarak söylemeliyim ki, bölüm gerçekten zor. Yani sırf okumak için seçilecek bir bölüm değil. Severek, isteyerek yazmadığınız takdirde bu bölümü okumak size bir yük olmaktan öteye geçmeyecektir. Ancak, tercih döneminde bu bölümü okuyan arkadaşımın dediği gibi, o beyaz önlüğü giydiğiniz zaman her şeyi yapabileceğinize inanıyorsunuz. Gelecekle ilgili hayal kurmaya başlıyorsunuz. Bir aileye, bir insana çözüm olma, yardımcı olma hissi sizi motive etmeye yetecektir. Şöyle düşünün, küçük bir çocuğun yürüyebilmesine yardımcı oluyorsunuz. Onun ailesine umut oluyorsunuz. Bu bölümün içine girdiğim zaman gerçekten daha ayrı bir tutkuyla bağlandım. Bir an önce hastalarıma umut olmak istiyorum. Umarım düşüncelerinize bir nebze ışık olmuşumdur. Belki bir gün ilerde meslektaş olarak karşılaşırız. Hepinize bu yorucu tercih sürecinde başarılar diliyorum.

0 yorum