Fosil yakıtlardan çıkan karbondioksit, fakir ülkelerde yaşayan insanların tabağındaki proteini nasıl azaltıyor?
Yapılan son bir çalışma yüksek karbondioksit olan bölgelerde yetişen bitkilerin protein değerinin azaldığını gösteriyor.

Özellikle iklim değişikliğini reddeden bilim insanlarının savundukları iddiaya göre “Karbondioksit bitkiler için besin demektir ve bu yüzden de atmosferde fazla olmasında bir sakınca yoktur, aksine yararlıdır.” . Bunu savunan kişiler karbondioksite bağlı küresel ısınmanın sebep olduğu kuraklık, su baskınları, yüksek sıcaklıklar ve ekstrem hava olayları gibi bitkilerin büyümesini ciddi anlamda olumsuz etkileyebilecek faktörleri bir kenara koyup, bitkiler için olumlu etkisi çok az olan ‘yüksek karbondioksit konsantrasyonunu’ olumlu bir durummuş gibi görmeyi ve göstermeyi tercih ediyorlar. Özellikle fosil yakıt endüstrisinin zarar görmesini istemeyen kişiler, gerçekler arasından işlerine gelenleri cımbızla çekerek geri kalanlardan hiç bahsetmeyerek gerçeği çarpıtmaya çalışıyorlar.

IPCC’nin son yayımladığı rapora göre buğday, mısır gibi tahıl ürünleri atmosferdeki karbondioksit dengesinden olumsuz etkileniyor. Bu, yüksek karbondioksit seviyesinin bitkiler açısından yararlı olacağını savunanların görüşünü çürüten nitelikte bir sonuç. Üstelik yüksek karbondioksit seviyesinin olumsuz etkileri hakkında birkaç yeni çalışma daha yapıldı. Yapılan bu çalışmaların sonucunda karbondioksit seviyesi yükseldikçe besinlerin protein değerinin düşme eğiliminde olduğu kaydedildi.

Gothenburg Universitesi’nden Dr. Johan Uddling protein değeri düşen bitkiler hakkında şöyle diyor:

“Fakir ülkelerdeki insanlar için bitkilerdeki, özellikle tahıllardaki protein miktarı çok önemli. Zengin ülkelerde yaşayan insanlar için protein kaynakları çok çeşitli ve bitkilerdeki protein değerindeki azalmadan direk olarak etkilenmeleri pek söz konusu değil; ancak fakir ülke vatandaşları için durum farklı. Onların başlıca protein kaynakları pirinç, buğday gibi tahıllar. Tahıllardaki protein miktarının düşmesi demek, onların daha az protein almaları demek.

Yaptığımız çalışmalarda gözlemlediğimiz iki önemli şey oldu. Öncelikle yüksek karbondioksit seviyesinde bitiklerin büyüme ve gelişme hızında ya hiç değişiklik olmadı, ya da olsa da çok az oldu. İkinci olarak da yüksek karbondioksitli ortamda yetişen bitkilerde nitrojen konsantrasyonu düştü. Üstelik bu düşük büyüme hızından bağımsız olarak gerçekleşti. Yani karbondioksit artışının bitklerin büyümesini az da olsa hızlandırdığı durumlarda bile bitkilerin nitrojen konsantrasyonunda düşüş gözlemlendi. Nitrojen konsantrasyonu düşük bitkiler demek, protein değeri düşük bitkiler demek. Bu da fakirler için hiç iyi bir haber değil.”

Sonuç olarak atmosferi daha çok karbondioksit ile doldurmamız bitkilere besin sağlamıyor, aksine -başta fakirler olmak üzere- insanların besinini çalıyor. Atmosfere daha çok karbondioksit salmak küresel ısınmayı ve küresel ısınmaya bağlı iklim değişikliğini artırarak birçok sorunu büyütmeye devam ediyor.

Kaynak

http://climatechange.boun.edu.tr/?p=927

Fizikist
Türkiye'nin Popüler Bilim Sitesi

0 yorum