1

ahahahaha @Mr. Nobody :)

Ömer ( Karanlık Profil ) 7 yıl önce 0
2

Aslında bir kısmı insan kılığında aramızda geziniyormuş. Ama evrimleşmişler ki suyu, yeşili görünce hemen ateş yakıp, et pişiriyorlar. Bu özel türe homo magandus mangalus filan deniyormuş. Bunlar için deniz kıyısı ve parkların yeşil çimenleri de aynı görevi görüyormuş. Akşam olunca, çöplerini bırakarak (çöp kavramını geliştirecek kadar evrimleşemişler) barınaklarına çekiliyorlarmış. Henüz sürü güdüsü kaybolmadığı için, herhangi bir tehdit hissettikleri zaman diğer sürü üyelerini çağırmaları ve hemen savaşa girmeleri de özel bir durum. Mesela, mahallelerde çocuklar arası çıkan oyun tartışmaları bile, kanlı bölgesel egemenlik savaşlarına dönüşebiliyor. Diğer yandan üreme güdüleri çok yüksektir. Gen çeşitliliği önemli olduğundan, biraz rahat giyinen her bayan potansiyel eş adayıdır. Ancak yavru yetiştirme de diğer tüm hayvanlarda olduğu gibi asıl ve net sorumluluk anne üzerindedir. Bu süre boyunca, alternatif eşler de düşünülebilir. Başka bazı türleri de özellikle goriller gibi belli bir alana, gruba bağlılıkları olanlar, haremlerini oluşturup, diğerlerine güç gösterisi olarak sergileye debiliyor. Gördüğünüz gibi, her ne kadar maymunlarla daha doğrusu primatlarla aynı soydan geliyor olsakta (En yakın genetik benzerlik taşıyan kuyruksuz maymunlarla bile 8-9 milyon yıl önce türler ayrılmış), aramzıda hala insan niteliği kazananamış olanlar var. Belki bunlar sonradan maymunlardan türeyen farklı bir türün ardılları olabilir.

Burtay Mutlu (shibumi-tr) 7 yıl önce 0
1

Diğer yandan evrim olgusu, her tür için aynı değildir. Evrim şartlara göre farklılaşır ve çok sert koşulları vardır. Dünya üzerinde son 5 milyon yıl içinde en az 300\'e yakın insan türü gelişmiş. Bunların çoğu hayatta kalmayı başaramamış ya da şartlara uyamamış, en son 10 bin yıl önce son kuzenlerimizi de temizledikten sonra, homo sapiens olarak gezegene hakimiyet kurmuşuz. Ama yok etme güdüsünden vazgeçemediğimizden, kendi aramızda da farklılıklar oluşturup, birbirimizi boğazlamaya devam ediyoruz. Aslında işin temeline inerseniz, bütün konu, yaşayabilmek için gerekli kaynakların dağılımı ve paylaşımından kaynaklanıyor. Bütün canlılar yaşayabilmek ve türünü devam ettirebilmek için, şartlara göre evrim geçirir. Geçiremeyenler, uzmanlaşanlar, bu şansı yakalayamaz. Güçlü olmak değil, uyumlu olmak anahtar kelime. Maymunlarda bu şekilde insanlar tarafından soyu tehdit edilen canlılara dönüşmüşlerdir. Elbette onlarda da zeka var. Ancak her zeka hayatta kalmayı gerektirmiyor. Olgun bir şempazenin zekası 3 yaşlarındaki bir çocuğunkine neredeyse eşit. Bu durumda soru şu; 1 milyon 3 yaşındaki çocuğu doğaya bıraksanız, kaç tanesi 6 ay sonra sağ kalır.? Bunun olasılığını düşünün. İşte insanın zekasınında gelişimi bu kadar zor ve dşük ihtimal sonucu olmuştur. Ama bu doğanın bir kanundur. Son nesil antibiyotikler bile milyarlarca bakteriyi öldürürken, her zaman 1-2 tanesi dirençli kalıyor.

Burtay Mutlu (shibumi-tr) 7 yıl önce 0