0

Ruh nedir? varmıdır?

Yunus Ilik 4 yıl önce 1
0

Uzun evriminde bedenimiz organize haberleşme içinde sinir ağlarıyla donanmış enerji etkileşimlerinden oluşmaktadır.İşte bedenimiz maddeyse ruh dediğimizde bilgiyle organize olan, bilgininde haliyle dahil olduğu enerji etkileşimimiz, elektriğimizdir. Aynı zamanda canlılık tarifidirde, çünkü canlıya ruh bir benzetme olmaktadır. Esasen ruh diye canlıda bi ayrım yapmak doğru gözükmemektedir. Neye ruh diyor olabiliriz? Bizi canlı tutan şeye, her durumda süreklilik gösteren halimizemi? Sinir sistemimizde özellikle beyin sapından yukarıya ve limbik sistemde öyle yoğun etkileşim vardırki, İşte bedenle beyin kabuğu(cortex) arasında kalan bu bölgeler tüm duyusal geçişlerin ve etkileşimlerin ve bedene cortical uyartıların gönderildiği santraller gibidirler. O kadar yoğun bağlantısal etkileşim vardırki zamanda süreklilik oluşur. Hücre içi temeldeki elektriksel etkileşimle birlikte canlının yoğun sinirsel bağlantılı organize olmuş temeldeki elektriksel etkileşimi canlılık sürekliliğini oluşturuyor görünmektedir.Peki bu uyartıların devamlılığını sağlayan nedir? Her şey çevresiyle etkileşimsel bütünlükte anlamlıdır. Çevresiyle etkileşmeyen bişey varmıdır? İşte uyartının devamlılığını sağlayan canlının kendiside dahil içinde bulunduğu uzay alanındaki tüm uyaranlar, çevreyle etkileşim, her şeydir. Bilgidir. Canlı ve çevresi yoğun enerji alanıdır. Evrenin enerji tarlasındayız. Herşey çevresiyle okadar yoğun bir enerji etkileşimi içindeki bu durumda özgür iradeden bahsetmek ne derece doğru olabilir? Genetik, bedensel bilgisiyle vede edindiği yeni bilgilerle birbirine bağlanan sinapslar kuran beyin hücreleri bunların uyarımının zamandaki ateşlenmeleriyle birbirine entegre nöron ağlarını oluşturmaktadırlar. Bizler uzay-zaman içinde kendi zamanımızı oluşturuyor görünmekteyiz. Kendi ağlarımızın, bağlantılarımızın elektro-kimyasal,elektriksel hızı beden kütlesinin hareket ettiği mekanik alana göre çok hızlıdır. Zaman içinde öğrendiğimiz bilgiler ve bu bağlantıların çok kısa zamanda etkileşimleri yeni etkileşimlerle zamanda sürüp gitmekte, kendi zamanlamasını oluşturmaktadır. Yoğun bağlantılarla örülmüş sinir ağları eşzamana yakın uyarım ve etkileşimle bilinç durumunu oluşturmakta bu yoğun bilgi etkileşimini oluşturmaktadır. Görünen o ki bedenimiz; tüm duyulardan ve haliyle kendisinden ve çevresinden haberdar olabilmek için sinir ağlarıyla hızlı bir iletişim, döngüsel etkileşim içindedir. Tüm kimyasal etkileşimlerde aslında elektron etkileşimleri olup yine elektrikseldir. İşte bedenimizdeki elektrokimyasal ancak temelde elektriksel enerji etkileşimi ve sinir sisteminde yoğunlaşan bu enerji etkileşiminin bilgiyle kurduğu nöral bağlantıların etkinliği, ışık etkisi ve bedenle etkileşimi ruh dediğimiz enerji alanını oluşturduğunu düşündürüyor. Yani canlılığın ne olduğu anlaşıldığında ruha gerek kalmıyor. Ruh dediğimiz duruma şöylede bakarsak, gündelik hayatın bilgisinden ve ihtiyaçlarından çok bedenin daha evrimsel olarak eski yapılarının, duyguları oluşturan beynin alt yapı ağları, limbik sistem bağlantılarının enerji etkileşimini oluşturuyordur. Günlük gereksinimler ve bilgilerden değil de evrimsel doğamızın geniş alandaki, zamandaki işleyişidir. İşte milyar yıllarda evrimleşen canlı çok ilginç bir evrimsel harikadır. Evrendeki en anlamlı, en ileri organize etkileşimli evrimsel enerji alanı olduğu görülmektedir. Madde kaynağının aldığı alana göre kısmen de olsa farklılaşan alanın yoğunlaşması, uzayın kendisi olmasına rağmen hızı bulunduğu alana göre yavaşlamıştır.Oysa enerji alanları veya ışık maddesel uzay bölgeleri arasında çok hızlı etkileşimde bulunmaktadırlar. İşte bedenimizde böyle yoğun madde yapısında olup haberleşme hücreleri olan sinirsel ağlarla oluşmuş iç haberdarlığı, iç işleyişi bedene ve bulunduğu mekanik ortamına göre çok hızlıdır. Yaşam maddi beden içerisinde bilgiyle organize, yoğun etkileşimli enerji alanı görünümdedir. Hızlı enerji, etkileşimin sadece sinir sistemiyle de değildir.Yaşam Maddede olduğu gibi çevresinden enerji alırken çevresine de enerji yaymaktadır. Tüm evrenin enerji olduğu durumda yaşamın enerjisini nasıl oluşturduğu, nasıl uyarılıp hareketlendiği, yoğun bir etkileşim ağı olduğu, çokluğun etkileşimi artık görülebilmektedir.İşte yaşamın yapısal kısmını oluşturan bedense ki oda enerjidir, bilgiyle etkileşen elektriksel enerji etkileşimi, ışık hali ise ruh dediğimiz durumu, hareketi, canlılığı oluşturuyor görünümdedir. Ruh dediğimiz iletkenliğimizdir. Elektriğimizdir. Bu işleyiş alanının bilgiyle, kimyasıyla zamandaki etkileşim şeklinin farkı da Ruh halimizi, ruhsal sürekliliğimizi oluşturuyor görünmektedir.

Yunus Ilik 4 yıl önce 0
0

Uzun evriminde bedenimiz organize haberleşme içinde sinir ağlarıyla donanmış enerji etkileşimlerinden oluşmaktadır.İşte bedenimiz maddeyse ruh dediğimizde bilgiyle organize olan, bilgininde haliyle dahil olduğu enerji etkileşimimiz, elektriğimizdir. Aynı zamanda canlılık tarifidirde, çünkü canlıya ruh bir benzetme olmaktadır. Esasen ruh diye canlıda bi ayrım yapmak doğru gözükmemektedir. Neye ruh diyor olabiliriz? Bizi canlı tutan şeye, her durumda süreklilik gösteren halimizemi? Sinir sistemimizde özellikle beyin sapından yukarıya ve limbik sistemde öyle yoğun etkileşim vardırki, İşte bedenle beyin kabuğu(cortex) arasında kalan bu bölgeler tüm duyusal geçişlerin ve etkileşimlerin ve bedene cortical uyartıların gönderildiği santraller gibidirler. O kadar yoğun bağlantısal etkileşim vardırki zamanda süreklilik oluşur. Hücre içi temeldeki elektriksel etkileşimle birlikte canlının yoğun sinirsel bağlantılı organize olmuş temeldeki elektriksel etkileşimi canlılık sürekliliğini oluşturuyor görünmektedir.Peki bu uyartıların devamlılığını sağlayan nedir? Her şey çevresiyle etkileşimsel bütünlükte anlamlıdır. Çevresiyle etkileşmeyen bişey varmıdır? İşte uyartının devamlılığını sağlayan canlının kendiside dahil içinde bulunduğu uzay alanındaki tüm uyaranlar, çevreyle etkileşim, her şeydir. Bilgidir. Canlı ve çevresi yoğun enerji alanıdır. Evrenin enerji tarlasındayız. Herşey çevresiyle okadar yoğun bir enerji etkileşimi içindeki bu durumda özgür iradeden bahsetmek ne derece doğru olabilir? Genetik, bedensel bilgisiyle vede edindiği yeni bilgilerle birbirine bağlanan sinapslar kuran beyin hücreleri bunların uyarımının zamandaki ateşlenmeleriyle birbirine entegre nöron ağlarını oluşturmaktadırlar. Bizler uzay-zaman içinde kendi zamanımızı oluşturuyor görünmekteyiz. Kendi ağlarımızın, bağlantılarımızın elektro-kimyasal,elektriksel hızı beden kütlesinin hareket ettiği mekanik alana göre çok hızlıdır. Zaman içinde öğrendiğimiz bilgiler ve bu bağlantıların çok kısa zamanda etkileşimleri yeni etkileşimlerle zamanda sürüp gitmekte, kendi zamanlamasını oluşturmaktadır. Yoğun bağlantılarla örülmüş sinir ağları eşzamana yakın uyarım ve etkileşimle bilinç durumunu oluşturmakta bu yoğun bilgi etkileşimini oluşturmaktadır. Görünen o ki bedenimiz; tüm duyulardan ve haliyle kendisinden ve çevresinden haberdar olabilmek için sinir ağlarıyla hızlı bir iletişim, döngüsel etkileşim içindedir. Tüm kimyasal etkileşimlerde aslında elektron etkileşimleri olup yine elektrikseldir. İşte bedenimizdeki elektrokimyasal ancak temelde elektriksel enerji etkileşimi ve sinir sisteminde yoğunlaşan bu enerji etkileşiminin bilgiyle kurduğu nöral bağlantıların etkinliği, ışık etkisi ve bedenle etkileşimi ruh dediğimiz enerji alanını oluşturduğunu düşündürüyor. Yani canlılığın ne olduğu anlaşıldığında ruha gerek kalmıyor. Ruh dediğimiz duruma şöylede bakarsak, gündelik hayatın bilgisinden ve ihtiyaçlarından çok bedenin daha evrimsel olarak eski yapılarının, duyguları oluşturan beynin alt yapı ağları, limbik sistem bağlantılarının enerji etkileşimini oluşturuyordur. Günlük gereksinimler ve bilgilerden değil de evrimsel doğamızın geniş alandaki, zamandaki işleyişidir. İşte milyar yıllarda evrimleşen canlı çok ilginç bir evrimsel harikadır. Evrendeki en anlamlı, en ileri organize etkileşimli evrimsel enerji alanı olduğu görülmektedir. Madde kaynağının aldığı alana göre kısmen de olsa farklılaşan alanın yoğunlaşması, uzayın kendisi olmasına rağmen hızı bulunduğu alana göre yavaşlamıştır.Oysa enerji alanları veya ışık maddesel uzay bölgeleri arasında çok hızlı etkileşimde bulunmaktadırlar. İşte bedenimizde böyle yoğun madde yapısında olup haberleşme hücreleri olan sinirsel ağlarla oluşmuş iç haberdarlığı, iç işleyişi bedene ve bulunduğu mekanik ortamına göre çok hızlıdır. Yaşam maddi beden içerisinde bilgiyle organize, yoğun etkileşimli enerji alanı görünümdedir. Hızlı enerji, etkileşimin sadece sinir sistemiyle de değildir.Yaşam Maddede olduğu gibi çevresinden enerji alırken çevresine de enerji yaymaktadır. Tüm evrenin enerji olduğu durumda yaşamın enerjisini nasıl oluşturduğu, nasıl uyarılıp hareketlendiği, yoğun bir etkileşim ağı olduğu, çokluğun etkileşimi artık görülebilmektedir.İşte yaşamın yapısal kısmını oluşturan bedense ki oda enerjidir, bilgiyle etkileşen elektriksel enerji etkileşimi, ışık hali ise ruh dediğimiz durumu, hareketi, canlılığı oluşturuyor görünümdedir. Ruh dediğimiz iletkenliğimizdir. Elektriğimizdir. Bu işleyiş alanının bilgiyle, kimyasıyla zamandaki etkileşim şeklinin farkı da Ruh halimizi, ruhsal sürekliliğimizi oluşturuyor görünmektedir.

Yunus Ilik 4 yıl önce 0
0

Uzun evriminde bedenimiz organize haberleşme içinde sinir ağlarıyla donanmış enerji etkileşimlerinden oluşmaktadır.İşte bedenimiz maddeyse ruh dediğimizde bilgiyle organize olan, bilgininde haliyle dahil olduğu enerji etkileşimimiz, elektriğimizdir. Aynı zamanda canlılık tarifidirde, çünkü canlıya ruh bir benzetme olmaktadır. Esasen ruh diye canlıda bi ayrım yapmak doğru gözükmemektedir. Neye ruh diyor olabiliriz? Bizi canlı tutan şeye, her durumda süreklilik gösteren halimizemi? Sinir sistemimizde özellikle beyin sapından yukarıya ve limbik sistemde öyle yoğun etkileşim vardırki, İşte bedenle beyin kabuğu(cortex) arasında kalan bu bölgeler tüm duyusal geçişlerin ve etkileşimlerin ve bedene cortical uyartıların gönderildiği santraller gibidirler. O kadar yoğun bağlantısal etkileşim vardırki zamanda süreklilik oluşur. Hücre içi temeldeki elektriksel etkileşimle birlikte canlının yoğun sinirsel bağlantılı organize olmuş temeldeki elektriksel etkileşimi canlılık sürekliliğini oluşturuyor görünmektedir.Peki bu uyartıların devamlılığını sağlayan nedir? Her şey çevresiyle etkileşimsel bütünlükte anlamlıdır. Çevresiyle etkileşmeyen bişey varmıdır? İşte uyartının devamlılığını sağlayan canlının kendiside dahil içinde bulunduğu uzay alanındaki tüm uyaranlar, çevreyle etkileşim, her şeydir. Bilgidir. Canlı ve çevresi yoğun enerji alanıdır. Evrenin enerji tarlasındayız. Herşey çevresiyle okadar yoğun bir enerji etkileşimi içindeki bu durumda özgür iradeden bahsetmek ne derece doğru olabilir? Genetik, bedensel bilgisiyle vede edindiği yeni bilgilerle birbirine bağlanan sinapslar kuran beyin hücreleri bunların uyarımının zamandaki ateşlenmeleriyle birbirine entegre nöron ağlarını oluşturmaktadırlar. Bizler uzay-zaman içinde kendi zamanımızı oluşturuyor görünmekteyiz. Kendi ağlarımızın, bağlantılarımızın elektro-kimyasal,elektriksel hızı beden kütlesinin hareket ettiği mekanik alana göre çok hızlıdır. Zaman içinde öğrendiğimiz bilgiler ve bu bağlantıların çok kısa zamanda etkileşimleri yeni etkileşimlerle zamanda sürüp gitmekte, kendi zamanlamasını oluşturmaktadır. Yoğun bağlantılarla örülmüş sinir ağları eşzamana yakın uyarım ve etkileşimle bilinç durumunu oluşturmakta bu yoğun bilgi etkileşimini oluşturmaktadır. Görünen o ki bedenimiz; tüm duyulardan ve haliyle kendisinden ve çevresinden haberdar olabilmek için sinir ağlarıyla hızlı bir iletişim, döngüsel etkileşim içindedir. Tüm kimyasal etkileşimlerde aslında elektron etkileşimleri olup yine elektrikseldir. İşte bedenimizdeki elektrokimyasal ancak temelde elektriksel enerji etkileşimi ve sinir sisteminde yoğunlaşan bu enerji etkileşiminin bilgiyle kurduğu nöral bağlantıların etkinliği, ışık etkisi ve bedenle etkileşimi ruh dediğimiz enerji alanını oluşturduğunu düşündürüyor. Yani canlılığın ne olduğu anlaşıldığında ruha gerek kalmıyor görünüyor. Ruh dediğimiz duruma şöylede bakarsak, gündelik hayatın bilgisinden ve ihtiyaçlarından çok bedenin daha evrimsel olarak eski yapılarının, duyguları oluşturan beynin alt yapı ağları, limbik sistem bağlantılarının enerji etkileşimini oluşturuyordur. Günlük gereksinimler ve bilgilerden değil de evrimsel doğamızın geniş alandaki, zamandaki işleyişidir. İşte milyar yıllarda evrimleşen canlı çok ilginç bir evrimsel harikadır. Evrendeki en anlamlı, en ileri organize etkileşimli evrimsel enerji alanı olduğu görülmektedir. Madde kaynağının aldığı alana göre kısmen de olsa farklılaşan alanın yoğunlaşması, uzayın kendisi olmasına rağmen hızı bulunduğu alana göre yavaşlamıştır.Oysa enerji alanları veya ışık maddesel uzay bölgeleri arasında çok hızlı etkileşimde bulunmaktadırlar. İşte bedenimizde böyle yoğun madde yapısında olup haberleşme hücreleri olan sinirsel ağlarla oluşmuş iç haberdarlığı, iç işleyişi bedene ve bulunduğu mekanik ortamına göre çok hızlıdır. Yaşam maddi beden içerisinde bilgiyle organize, yoğun etkileşimli enerji alanı görünümdedir. Hızlı enerji, etkileşimin sadece sinir sistemiyle de değildir.Yaşam Maddede olduğu gibi çevresinden enerji alırken çevresine de enerji yaymaktadır. Tüm evrenin enerji olduğu durumda yaşamın enerjisini nasıl oluşturduğu, nasıl uyarılıp hareketlendiği, yoğun bir etkileşim ağı olduğu, çokluğun etkileşimi artık görülebilmektedir.İşte yaşamın yapısal kısmını oluşturan bedense ki oda enerjidir, bilgiyle etkileşen elektriksel enerji etkileşimi, ışık hali ise ruh dediğimiz durumu, hareketi, canlılığı oluşturuyor görünümdedir. Ruh dediğimiz iletkenliğimizdir. Elektriğimizdir. Bu işleyiş alanının bilgiyle, kimyasıyla zamandaki etkileşim şeklinin farkı da Ruh halimizi, ruhsal sürekliliğimizi oluşturuyor görünmektedir.

Yunus Ilik 4 yıl önce 0
0

Uzun evriminde bedenimiz organize haberleşme içinde sinir ağlarıyla donanmış enerji etkileşimlerinden oluşmaktadır.İşte bedenimiz maddeyse ruh dediğimizde bilgiyle organize olan, bilgininde haliyle dahil olduğu enerji etkileşimimiz, elektriğimizdir. Aynı zamanda canlılık tarifidirde, çünkü canlıya ruh bir benzetme olmaktadır. Esasen ruh diye canlıda bi ayrım yapmak doğru gözükmemektedir. Neye ruh diyor olabiliriz? Bizi canlı tutan şeye, her durumda süreklilik gösteren halimizemi? Sinir sistemimizde özellikle beyin sapından yukarıya ve limbik sistemde öyle yoğun etkileşim vardırki, İşte bedenle beyin kabuğu(cortex) arasında kalan bu bölgeler tüm duyusal geçişlerin ve etkileşimlerin ve bedene cortical uyartıların gönderildiği santraller gibidirler. O kadar yoğun bağlantısal etkileşim vardırki zamanda süreklilik oluşur. Hücre içi temeldeki elektriksel etkileşimle birlikte canlının yoğun sinirsel bağlantılı organize olmuş temeldeki elektriksel etkileşimi canlılık sürekliliğini oluşturuyor görünmektedir.Peki bu uyartıların devamlılığını sağlayan nedir? Her şey çevresiyle etkileşimsel bütünlükte anlamlıdır. Çevresiyle etkileşmeyen bişey varmıdır? İşte uyartının devamlılığını sağlayan canlının kendiside dahil içinde bulunduğu uzay alanındaki tüm uyaranlar, çevreyle etkileşim, her şeydir. Bilgidir. Canlı ve çevresi yoğun enerji alanıdır. Evrenin enerji tarlasındayız. Herşey çevresiyle okadar yoğun bir enerji etkileşimi içindeki bu durumda özgür iradeden bahsetmek ne derece doğru olabilir? Genetik, bedensel bilgisiyle vede edindiği yeni bilgilerle birbirine bağlanan sinapslar kuran beyin hücreleri bunların uyarımının zamandaki ateşlenmeleriyle birbirine entegre nöron ağlarını oluşturmaktadırlar. Bizler uzay-zaman içinde kendi zamanımızı oluşturuyor görünmekteyiz. Kendi ağlarımızın, bağlantılarımızın elektro-kimyasal,elektriksel hızı beden kütlesinin hareket ettiği mekanik alana göre çok hızlıdır. Zaman içinde öğrendiğimiz bilgiler ve bu bağlantıların çok kısa zamanda etkileşimleri yeni etkileşimlerle zamanda sürüp gitmekte, kendi zamanlamasını oluşturmaktadır. Yoğun bağlantılarla örülmüş sinir ağları eşzamana yakın uyarım ve etkileşimle bilinç durumunu oluşturmakta bu yoğun bilgi etkileşimini oluşturmaktadır. Görünen o ki bedenimiz; tüm duyulardan ve haliyle kendisinden ve çevresinden haberdar olabilmek için sinir ağlarıyla hızlı bir iletişim, döngüsel etkileşim içindedir. Tüm kimyasal etkileşimlerde aslında elektron etkileşimleri olup yine elektrikseldir. İşte bedenimizdeki elektrokimyasal ancak temelde elektriksel enerji etkileşimi ve sinir sisteminde yoğunlaşan bu enerji etkileşiminin bilgiyle kurduğu nöral bağlantıların etkinliği, ışık etkisi ve bedenle etkileşimi ruh dediğimiz enerji alanını oluşturduğunu düşündürüyor. Yani canlılığın ne olduğu anlaşıldığında ruha gerek kalmıyor görünüyor. Ruh dediğimiz duruma şöylede bakarsak, gündelik hayatın bilgisinden ve ihtiyaçlarından çok bedenin daha evrimsel olarak eski yapılarının, duyguları oluşturan beynin alt yapı ağları, limbik sistem bağlantılarının enerji etkileşimini oluşturuyordur. Günlük gereksinimler ve bilgilerden değil de evrimsel doğamızın geniş alandaki, zamandaki işleyişidir. İşte milyar yıllarda evrimleşen canlı çok ilginç bir evrimsel harikadır. Evrendeki en anlamlı, en ileri organize etkileşimli evrimsel enerji alanı olduğu görülmektedir. Madde kaynağının aldığı alana göre kısmen de olsa farklılaşan alanın yoğunlaşması, uzayın kendisi olmasına rağmen hızı bulunduğu alana göre yavaşlamıştır.Oysa enerji alanları veya ışık maddesel uzay bölgeleri arasında çok hızlı etkileşimde bulunmaktadırlar. İşte bedenimizde böyle yoğun madde yapısında olup haberleşme hücreleri olan sinirsel ağlarla oluşmuş iç haberdarlığı, iç işleyişi bedene ve bulunduğu mekanik ortamına göre çok hızlıdır. Yaşam maddi beden içerisinde bilgiyle organize, yoğun etkileşimli enerji alanı görünümdedir. Hızlı enerji, etkileşimin sadece sinir sistemiyle de değildir.Yaşam Maddede olduğu gibi çevresinden enerji alırken çevresine de enerji yaymaktadır. Tüm evrenin enerji olduğu durumda yaşamın enerjisini nasıl oluşturduğu, nasıl uyarılıp hareketlendiği, yoğun bir etkileşim ağı olduğu, çokluğun etkileşimi artık görülebilmektedir.İşte yaşamın yapısal kısmını oluşturan bedense ki oda enerjidir, bilgiyle etkileşen elektriksel enerji etkileşimi, ışık hali ise ruh dediğimiz durumu, hareketi, canlılığı oluşturuyor görünümdedir. Ruh dediğimiz iletkenliğimizdir. Elektriğimizdir. Bu işleyiş alanının bilgiyle, kimyasıyla zamandaki etkileşim şeklinin farkı da Ruh halimizi, ruhsal sürekliliğimizi oluşturuyor görünmektedir.

Yunus Ilik 4 yıl önce 0
0

Bilime göre düşünen şey beyin deriz.İçini açarsak loblar vardır odalar vardır karanlık bölümü vardır epifiz hupofiz bezler vardır hipotalamusu vardır.............. Kısaca bu bölümlerin hepsi vücuda sürekli olarak besin al oksijen al diye emir verir ve bunlara ulaşması için kasları kontrol eder ve sizi besin ve oksijen almaya zorlar.Sonra bunları alır ATP ADP yada her neye çevirirse ortaya kimyasal bir enerji çıkartır ve o enerji ortaya çıktıkça beyin düşündüğünü var sayar.Kısaca düşünce beyinde üretilen kimyasal bir bileşiktir..............Fakat ilahi düşünceye yada dinsel düşünceye göre bunu yapan beyin değildir RUH olarak geçer.Fakat RUH bunu nasıl yapıyor bilen yoktur.Kısaca insana ruh denilen şeyin varlığını dayatan sebep düşüncedir.Düşüncenin asıl sahibi BEYİN midir yoksa başka bir şey midir sorusuna karşılık ortaya RUH çıkmıştır.Nedense RUH gözüken bir şey değildir sözde insan gözü bunu göremez perde vardır.GÖRME olayı bilimsel bir olaydır.Gözünüz 380nm ile 760nm arasındaki ışımaları görür.Fakat üretilen aletler bu sınırları aşabilir.Teorik olarak siz manyetik spektrumdaki tüm dalga boylarını yani -sonsuz nm ile +sonsuz nm arasındaki tüm ışımaları görebilecek bir makine yaparsanız RUH cinler periler melekler vs vs vs yani kısaca bir frekansı olan her varlığı görebilirsiniz.Tek gereken tüm ışımaları algılayan bir makine yapın ve onunla evrene bakın.Mutlaka bir frekansta bir dalga boyunda görülür hale gelirler.Eğer herhangi bir frekans aralığında bile görünmüyorsa zaten öyle bir madde yada parçacık veya enerji yoktur.........DİPNOT=Dini inancınız varsa şunu bilmelisiniz ALLAH bizim bunu düşüneceğimizi önceden biliyordur ve mutlaka evrene sınırlar koymuştur yani O'nun görülmesi için gerken dalga boyu belki 100 trilyon derecede ortaya çıkıyordur fakat evren bu kadar ısınamayacağı için teorik olarak asla O'nu göremezsiniz.Sadece içten içe inanabilirsiniz.Zaten RUH veya diğer nurani varlıklar kanıtlanabilir olsaydı sınavın anlamı kalmazdı.Biri çıkıp alın bakın ALLAH burda şu frekansta görünür oldu bakın bunlarda melekler diye ortaya atılırdı ve herkes varlığına inanacağı için sınavın anlamı kalmazdı.Fakat emin olun yüz yüze ALLAH'ı görsek bile insan oğlu genede alkol içmeye devam eder dini ibadetlerini yapmaz ve haram olan şeylere karşı koyamaz.Çünki bu bizim doğamızda var.O'da bizi böyle kabul ediyor zaten.

Özgür Özen 4 yıl önce 0
0

Uzun evriminde bedenimiz organize haberleşme içinde sinir ağlarıyla donanmış enerji etkileşimlerinden oluşmaktadır.İşte bedenimiz maddeyse ruh dediğimizde bilgiyle organize olan, bilgininde haliyle dahil olduğu enerji etkileşimimiz, elektriğimizdir. Aynı zamanda canlılık tarifidirde, çünkü canlıya ruh bir benzetme olmaktadır. Esasen ruh diye canlıda bi ayrım yapmak doğru gözükmemektedir. Neye ruh diyor olabiliriz? Bizi canlı tutan şeye, her durumda süreklilik gösteren halimize mi? Sinir sistemimizde özellikle beyin sapından yukarıya ve limbik sistemde öyle yoğun etkileşim vardırki, İşte bedenle beyin kabuğu(cortex) arasında kalan bu bölgeler tüm duyusal geçişlerin ve etkileşimlerin ve bedene cortical uyartıların gönderildiği santraller gibidirler. O kadar yoğun bağlantısal etkileşim vardırki zamanda süreklilik oluşur. Hücre içi temeldeki elektriksel etkileşimle birlikte canlının yoğun sinirsel bağlantılı organize olmuş temeldeki elektriksel etkileşimi canlılık sürekliliğini oluşturuyor görünmektedir.Peki bu uyartıların devamlılığını sağlayan nedir? Her şey çevresiyle etkileşimsel bütünlükte anlamlıdır. Çevresiyle etkileşmeyen bişey varmıdır? İşte uyartının devamlılığını sağlayan canlının kendiside dahil içinde bulunduğu uzay alanındaki tüm uyaranlar, çevreyle etkileşim, her şeydir. Bilgidir. Canlı ve çevresi yoğun enerji alanıdır. Evrenin enerji tarlasındayız. Herşey çevresiyle okadar yoğun bir enerji etkileşimi içindeki bu durumda özgür iradeden bahsetmek ne derece doğru olabilir? Genetik, bedensel bilgisiyle vede edindiği yeni bilgilerle birbirine bağlanan sinapslar kuran beyin hücreleri bunların uyarımının zamandaki ateşlenmeleriyle birbirine entegre nöron ağlarını oluşturmaktadırlar. Bizler uzay-zaman içinde kendi zamanımızı oluşturuyor görünmekteyiz. Kendi ağlarımızın, bağlantılarımızın elektro-kimyasal,elektriksel hızı beden kütlesinin hareket ettiği mekanik alana göre çok hızlıdır. Zaman içinde öğrendiğimiz bilgiler ve bu bağlantıların çok kısa zamanda etkileşimleri yeni etkileşimlerle zamanda sürüp gitmekte, kendi zamanlamasını oluşturmaktadır. Yoğun bağlantılarla örülmüş sinir ağları eşzamana yakın uyarım ve etkileşimle bilinç durumunu oluşturmakta bu yoğun bilgi etkileşimini oluşturmaktadır. Görünen o ki bedenimiz; tüm duyulardan ve haliyle kendisinden ve çevresinden haberdar olabilmek için sinir ağlarıyla hızlı bir iletişim, döngüsel etkileşim içindedir. Tüm kimyasal etkileşimlerde aslında elektron etkileşimleri olup yine elektrikseldir. İşte bedenimizdeki elektrokimyasal ancak temelde elektriksel enerji etkileşimi ve sinir sisteminde yoğunlaşan bu enerji etkileşiminin bilgiyle kurduğu nöral bağlantıların etkinliği, ışık etkisi ve bedenle etkileşimi ruh dediğimiz enerji alanını oluşturduğunu düşündürüyor. Yani canlılığın ne olduğu anlaşıldığında ruha gerek kalmıyor görünüyor. Ruh dediğimiz duruma şöylede bakarsak, gündelik hayatın bilgisinden ve ihtiyaçlarından çok bedenin daha evrimsel olarak eski yapılarının, duyguları oluşturan beynin alt yapı ağları, limbik sistem bağlantılarının enerji etkileşimini oluşturuyordur. Günlük gereksinimler ve bilgilerden değil de evrimsel doğamızın geniş alandaki, zamandaki işleyişidir. Ruh evrimsel gelecek özlemi, iç dünyamızın düzenlenme isteğidir. İşte milyar yıllarda evrimleşen canlı çok ilginç bir evrimsel harikadır. Evrendeki en anlamlı, en ileri organize etkileşimli evrimsel enerji alanı olduğu görülmektedir. Madde kaynağının aldığı alana göre kısmen de olsa farklılaşan alanın yoğunlaşması, uzayın kendisi olmasına rağmen hızı bulunduğu alana göre yavaşlamıştır.Oysa enerji alanları veya ışık maddesel uzay bölgeleri arasında çok hızlı etkileşimde bulunmaktadırlar. İşte bedenimizde böyle yoğun madde yapısında olup haberleşme hücreleri olan sinirsel ağlarla oluşmuş iç haberdarlığı, iç işleyişi bedene ve bulunduğu mekanik ortamına göre çok hızlıdır. Yaşam maddi beden içerisinde bilgiyle organize, yoğun etkileşimli enerji alanı görünümdedir. Hızlı enerji, etkileşimin sadece sinir sistemiyle de değildir.Yaşam Maddede olduğu gibi çevresinden enerji alırken çevresine de enerji yaymaktadır. Tüm evrenin enerji olduğu durumda yaşamın enerjisini nasıl oluşturduğu, nasıl uyarılıp hareketlendiği, yoğun bir etkileşim ağı olduğu, çokluğun etkileşimi artık görülebilmektedir.İşte yaşamın yapısal kısmını oluşturan bedense ki oda enerjidir, bilgiyle etkileşen elektriksel enerji etkileşimi, ışık hali ise ruh dediğimiz durumu, hareketi, canlılığı oluşturuyor görünümdedir. Ruh dediğimiz iletkenliğimizdir. Elektriğimizdir. Bu işleyiş alanının bilgiyle, kimyasıyla zamandaki etkileşim şeklinin farkı da Ruh halimizi, ruhsal sürekliliğimizi oluşturuyor görünmektedir.

Yunus Ilik 4 yıl önce 0
0

Uzun evriminde bedenimiz organize haberleşme içinde sinir ağlarıyla donanmış enerji etkileşimlerinden oluşmaktadır.İşte bedenimiz maddeyse ruh dediğimizde bilgiyle organize olan, bilgininde haliyle dahil olduğu enerji etkileşimimiz, elektriğimizdir. Aynı zamanda canlılık tarifidirde, çünkü canlıya ruh bir benzetme olmaktadır. Esasen ruh diye canlıda bi ayrım yapmak doğru gözükmemektedir. Neye ruh diyor olabiliriz? Bizi canlı tutan şeye, her durumda süreklilik gösteren halimize mi? Sinir sistemimizde özellikle beyin sapından yukarıya ve limbik sistemde öyle yoğun etkileşim vardırki, İşte bedenle beyin kabuğu(cortex) arasında kalan bu bölgeler tüm duyusal geçişlerin ve etkileşimlerin ve bedene cortical uyartıların gönderildiği santraller gibidirler. O kadar yoğun bağlantısal etkileşim vardırki zamanda süreklilik oluşur. Hücre içi temeldeki elektriksel etkileşimle birlikte canlının yoğun sinirsel bağlantılı organize olmuş temeldeki elektriksel etkileşimi canlılık sürekliliğini oluşturuyor görünmektedir.Peki bu uyartıların devamlılığını sağlayan nedir? Her şey çevresiyle etkileşimsel bütünlükte anlamlıdır. Çevresiyle etkileşmeyen bişey varmıdır? İşte uyartının devamlılığını sağlayan canlının kendiside dahil içinde bulunduğu uzay alanındaki tüm uyaranlar, çevreyle etkileşim, her şeydir. Bilgidir. Canlı ve çevresi yoğun enerji alanıdır. Evrenin enerji tarlasındayız. Herşey çevresiyle okadar yoğun bir enerji etkileşimi içindeki bu durumda özgür iradeden bahsetmek ne derece doğru olabilir? Genetik, bedensel bilgisiyle vede edindiği yeni bilgilerle birbirine bağlanan sinapslar kuran beyin hücreleri bunların uyarımının zamandaki ateşlenmeleriyle birbirine entegre nöron ağlarını oluşturmaktadırlar. Bizler uzay-zaman içinde kendi zamanımızı oluşturuyor görünmekteyiz. Kendi ağlarımızın, bağlantılarımızın elektro-kimyasal,elektriksel hızı beden kütlesinin hareket ettiği mekanik alana göre çok hızlıdır. Zaman içinde öğrendiğimiz bilgiler ve bu bağlantıların çok kısa zamanda etkileşimleri yeni etkileşimlerle zamanda sürüp gitmekte, kendi zamanlamasını oluşturmaktadır. Yoğun bağlantılarla örülmüş sinir ağları eşzamana yakın uyarım ve etkileşimle bilinç durumunu oluşturmakta bu yoğun bilgi etkileşimini oluşturmaktadır. Görünen o ki bedenimiz; tüm duyulardan ve haliyle kendisinden ve çevresinden haberdar olabilmek için sinir ağlarıyla hızlı bir iletişim, döngüsel etkileşim içindedir. Tüm kimyasal etkileşimlerde aslında elektron etkileşimleri olup yine elektrikseldir. İşte bedenimizdeki elektrokimyasal ancak temelde elektriksel enerji etkileşimi ve sinir sisteminde yoğunlaşan bu enerji etkileşiminin bilgiyle kurduğu nöral bağlantıların etkinliği, ışık etkisi ve bedenle etkileşimi ruh dediğimiz enerji alanını oluşturduğunu düşündürüyor. Yani canlılığın ne olduğu anlaşıldığında ruha gerek kalmıyor görünüyor. Ruh dediğimiz duruma şöylede bakarsak, gündelik hayatın bilgisinden ve ihtiyaçlarından çok bedenin daha evrimsel olarak eski yapılarının, duyguları oluşturan beynin alt yapı ağları, limbik sistem bağlantılarının enerji etkileşimini oluşturuyordur. Günlük gereksinimler ve bilgilerden değil de evrimsel doğamızın geniş alandaki, zamandaki işleyişidir. Ruh evrimsel gelecek özlemi, iç dünyamızın düzenlenme isteğidir. İşte milyar yıllarda evrimleşen canlı çok ilginç bir evrimsel harikadır. Evrendeki en anlamlı, en ileri organize etkileşimli evrimsel enerji alanı olduğu görülmektedir. Madde kaynağının aldığı alana göre kısmen de olsa farklılaşan alanın yoğunlaşması, uzayın kendisi olmasına rağmen hızı bulunduğu alana göre yavaşlamıştır.Oysa enerji alanları veya ışık maddesel uzay bölgeleri arasında çok hızlı etkileşimde bulunmaktadırlar. İşte bedenimizde böyle yoğun madde yapısında olup haberleşme hücreleri olan sinirsel ağlarla oluşmuş iç haberdarlığı, iç işleyişi bedene ve bulunduğu mekanik ortamına göre çok hızlıdır. Yaşam maddi beden içerisinde bilgiyle organize, yoğun etkileşimli enerji alanı görünümdedir. Hızlı enerji, etkileşimin sadece sinir sistemiyle de değildir.Yaşam Maddede olduğu gibi çevresinden enerji alırken çevresine de enerji yaymaktadır. Tüm evrenin enerji olduğu durumda yaşamın enerjisini nasıl oluşturduğu, nasıl uyarılıp hareketlendiği, yoğun bir etkileşim ağı olduğu, çokluğun etkileşimi artık görülebilmektedir.İşte yaşamın yapısal kısmını oluşturan bedense ki oda enerjidir, bilgiyle etkileşen elektriksel enerji etkileşimi, ışık hali ise ruh dediğimiz durumu, hareketi, canlılığı oluşturuyor görünümdedir. Ruh dediğimiz iletkenliğimizdir. Elektriğimizdir. Bu işleyiş alanının bilgiyle, kimyasıyla zamandaki etkileşim şeklinin farkı da Ruh halimizi, ruhsal sürekliliğimizi oluşturuyor görünmektedir.

Yunus Ilik 4 yıl önce 0
0

Uzun evriminde bedenimiz organize haberleşme içinde sinir ağlarıyla donanmış enerji etkileşimlerinden oluşmaktadır.İşte bedenimiz maddeyse ruh dediğimizde bilgiyle organize olan, bilgininde haliyle dahil olduğu enerji etkileşimimiz, elektriğimizdir. Aynı zamanda canlılık tarifidirde, çünkü canlıya ruh bir benzetme olmaktadır. Esasen ruh diye canlıda bi ayrım yapmak doğru olmayabilir. Neye ruh diyor olabiliriz? Bizi canlı tutan şeye, her durumda süreklilik gösteren halimize mi? Sinir sistemimizde özellikle beyin sapından yukarıya ve limbik sistemde öyle yoğun etkileşim vardırki, İşte bedenle beyin kabuğu(cortex) arasında kalan bu bölgeler tüm duyusal geçişlerin ve etkileşimlerin ve bedene cortical uyartıların gönderildiği santraller gibidirler. O kadar yoğun bağlantısal etkileşim vardırki zamanda süreklilik oluşur. Hücre içi temeldeki elektriksel etkileşimle birlikte canlının yoğun sinirsel bağlantılı organize olmuş temeldeki elektriksel etkileşimi canlılık sürekliliğini oluşturuyor görünmektedir.Peki bu uyartıların devamlılığını sağlayan nedir? Her şey çevresiyle etkileşimsel bütünlükte anlamlıdır. Çevresiyle etkileşmeyen bişey varmıdır? İşte uyartının devamlılığını sağlayan canlının kendiside dahil içinde bulunduğu uzay alanındaki tüm uyaranlar, çevreyle etkileşim, her şeydir. Bilgidir. Canlı ve çevresi yoğun enerji alanıdır. Evrenin enerji tarlasındayız. Herşey çevresiyle okadar yoğun bir enerji etkileşimi içindeki bu durumda özgür iradeden bahsetmek ne derece doğru olabilir? Genetik, bedensel bilgisiyle vede edindiği yeni bilgilerle birbirine bağlanan sinapslar kuran beyin hücreleri bunların uyarımının zamandaki ateşlenmeleriyle birbirine entegre nöron ağlarını oluşturmaktadırlar. Bizler uzay-zaman içinde kendi zamanımızı oluşturuyor görünmekteyiz. Kendi ağlarımızın, bağlantılarımızın elektro-kimyasal,elektriksel hızı beden kütlesinin hareket ettiği mekanik alana göre çok hızlıdır. Zaman içinde öğrendiğimiz bilgiler ve bu bağlantıların çok kısa zamanda etkileşimleri yeni etkileşimlerle zamanda sürüp gitmekte, kendi zamanlamasını oluşturmaktadır. Yoğun bağlantılarla örülmüş sinir ağları eşzamana yakın uyarım ve etkileşimle bilinç durumunu oluşturmakta bu yoğun bilgi etkileşimini oluşturmaktadır. Görünen o ki bedenimiz; tüm duyulardan ve haliyle kendisinden ve çevresinden haberdar olabilmek için sinir ağlarıyla hızlı bir iletişim, döngüsel etkileşim içindedir. Tüm kimyasal etkileşimlerde aslında elektron etkileşimleri olup yine elektrikseldir. İşte bedenimizdeki elektrokimyasal ancak temelde elektriksel enerji etkileşimi ve sinir sisteminde yoğunlaşan bu enerji etkileşiminin bilgiyle kurduğu nöral bağlantıların etkinliği, ışık etkisi ve bedenle etkileşimi ruh dediğimiz enerji alanını oluşturduğunu düşündürüyor. Yani canlılığın ne olduğu anlaşıldığında ruha gerek kalmıyor görünüyor. Ruh dediğimiz duruma şöylede bakarsak, gündelik hayatın bilgisinden ve ihtiyaçlarından çok bedenin daha evrimsel olarak eski yapılarının, duyguları oluşturan beynin alt yapı ağları, limbik sistem bağlantılarının enerji etkileşimini oluşturuyordur. Günlük gereksinimler ve bilgilerden değil de evrimsel doğamızın geniş alandaki, zamandaki işleyişidir. Ruh evrimsel gelecek özlemi, iç dünyamızın düzenlenme isteğidir. İşte milyar yıllarda evrimleşen canlı çok ilginç bir evrimsel harikadır. Evrendeki en anlamlı, en ileri organize etkileşimli evrimsel enerji alanı olduğu görülmektedir. Madde kaynağının aldığı alana göre kısmen de olsa farklılaşan alanın yoğunlaşması, uzayın kendisi olmasına rağmen hızı bulunduğu alana göre yavaşlamıştır.Oysa enerji alanları veya ışık maddesel uzay bölgeleri arasında çok hızlı etkileşimde bulunmaktadırlar. İşte bedenimizde böyle yoğun madde yapısında olup haberleşme hücreleri olan sinirsel ağlarla oluşmuş iç haberdarlığı, iç işleyişi bedene ve bulunduğu mekanik ortamına göre çok hızlıdır. Yaşam maddi beden içerisinde bilgiyle organize, yoğun etkileşimli enerji alanı görünümdedir. Hızlı enerji, etkileşimin sadece sinir sistemiyle de değildir.Yaşam Maddede olduğu gibi çevresinden enerji alırken çevresine de enerji yaymaktadır. Tüm evrenin enerji olduğu durumda yaşamın enerjisini nasıl oluşturduğu, nasıl uyarılıp hareketlendiği, yoğun bir etkileşim ağı olduğu, çokluğun etkileşimi artık görülebilmektedir.İşte yaşamın yapısal kısmını oluşturan bedense ki oda enerjidir, bilgiyle etkileşen elektriksel enerji etkileşimi, ışık hali ise ruh dediğimiz durumu, hareketi, canlılığı oluşturuyor görünümdedir. Ruh dediğimiz iletkenliğimizdir. Elektriğimizdir. Bu işleyiş alanının bilgiyle, kimyasıyla zamandaki etkileşim şeklinin farkı da Ruh halimizi, ruhsal sürekliliğimizi oluşturuyor görünmektedir.

Yunus Ilik 4 yıl önce 0