EM drive yapılabilir. Ki yapıldı zaten ama çok ilkel henüz.
Sorun etki-tepki mekanizmasının dışında bir mekanizmaya dayanması.
Nasa'da yapılan mevcut motorun mekanizmasını, sadece popüler bilim yazılarından okuduğumuz kadarıyla biliyorum.
Ancak anladığım kadarı ile motor farklı yüzey alanına sahip iletken bir maddeden yapılmış alana micro dalga uygulanıyor. Mikro dalganın momuntumu, yüzeylerde farklı oranlarda toplanıyor, sonuç olaraka aralarındaki momentum farkı, itki olarak karşımıza çıkıyor.
https://www.youtube.com/watch?time_continue=13&v=wBtk6xWDrwY
http://emdrive.com/principle.html
Em drive'ların arkasında yatan fikrin ise 60 yıl üzerinde bir geçmişi varmış.
Bu açıdan ele alınınca termodinamik veya diğer fizik kanunları ile çelişen bir yönü yok.
Bence foton kutusunun durumundan faydalanılıyor ki bu düşünce deneyi kütlenin oluşumu hakkında fikir veriyordu. (Ama açıklayamıyordu.)
Kanımca titreşim genliği artışı ile momentum artışı arasında doğrusal ilişki var.
Yani bir maddenin titreşim genliği ne kadar fazla ise, onun "evrendeki doğal hızının" o derece arttığını düşünüyorum.
Tabii bu bakışın geçerli olması için, evren dokusunun yani eter karşılığı bir yapının olması gerekiyor. Oysa bu konu hala tartışmalı.
Şöyle düşünebilirsiniz. Bir silindir denizaltı geminin 2 ucuna aynı pervane çapında motorlar yerleştirin. Bir tanesine 3 volt uygularken, diğerine 5 volt akım verin. Gemi hangi yöne hareket eder? gibi... titreşim için enerji miktarı artıkça, genlik artışını ve sonucunu buna benzetebilirsiniz.
EM drive da benzer sonucu, yüzey alan farklılıklarından, sistemini yanal yüzeylerinin eğilimi ile sağlanıyor.
Yani silindir, ucu kesik koni oluyor ve koni içinden 2 yüzey arasında mikrodalga (gidip gelip, momentum aktararak) yansıtılarak, potansiyel fark geliştiriliyor.
![Uzay Çalışmalarının Önemi - Süleyman Fişek [Röportaj]](https://www.fizikist.com/uploads/img/uzay-calismalarinin-onemi.jpg "Uzay Çalışmalarının Önemi - Süleyman Fişek [Röportaj]")