Teknolojinin Gelişimi ve Yapay Zekânın Gelecekteki Yeri
Her geçen gün artan bilgi yumağı; bilişim çağında insanın kendini sürekli yenileme ve geliştirme ihtiyacını zorunlu kılmaktadır. Dolayısıyla teknoloji bu denli hızlı gelişirken; Bankacılık sektöründen özel işletmelere kadar tüm kurum ve kuruluşlar, işlerini beraber yürütebilecekleri özel yazılımlar kullanıyorlar.

Yani herhangi bir meslekte veya günlük işlerimizde hep teknolojiden yararlanıyoruz. Örneğin bir çiftçinin tarlasını gözlemleyebileceği veya sulamak için kullanabileceği Quadcopter’leri (dört adet motor tarafından kaldırılan ve yürütülen özel bir helikopter çeşiti) var artık. Tarlasını sanki kendisi geziyormuş gibi kamera ile gözlemleyebiliyor. Aynı şekilde inşaat işçisi yerine apartmanı boyayabilen Quadcopter’ lerde mevcut. Belki bunlar verebileceğim en basit örnekler. 

Dünya kendini her gün yepyeni bir teknoloji ile geliştiriyor olsun, insandaki merak duygusu hiç bitmiyor. Her geçen gün yeni bir haber ile gözlerimizi açıyoruz. Proje geliştirenlere devletin tutumu her geçen gün olumlu şekilde artıyor. Yeni imkânlar tanılıyor, yeter ki düşünülen olgu gerçek hayata geçirilip insanlığın yararına sunulacak olsun.

Geçen sene izlediğim bir videodan çok etkilenmiştim. Engelliler için çalışmalar yapan bir Barcelona (İspanya) üniversitesinde yapılan çalışmada hareket edemeyen ve günlük yaşamını sürdüremeyen insanlar için artık robotlar var. Bir koltuğa ayağınızı uzatıp oturuyorsunuz sadece.

Bunun için elleriniz kollarınız olmasına da gerek yok. Kafanızda düşüncenizi okuyan bir kasket, gözünüzde bir gözlük ve belirli noktalarınızda bağlı olan kablolarla bir bilgisayar sistemi sayesinde beyninizden yapmak için geçirdiğiniz anolog sinyaller, robota dijital olarak aktarılırken robotu sanki sizmiş gibi kontrol edip onu kendinizin yerine yaşatıyorsunuz. Koşabiliyor, oturabiliyor, gülebiliyorsunuz. Beyninizde yaşadığınız yorgunluk robotun vücudunda kalıyor. Yaptığınız ve yapmaya çalıştığınız her şeyi robotun gözünden, onun içinden yapıyorsunuz adeta. Bir rüzgar estiğinde üşüyebiliyor, yağmur yağdığında ıslanabiliyorsunuz. 

Peki bu her saniye kendini yenileyen teknoloji son bulacak mı? Veya teknoloji nereye doğru ilerliyor? Bilgisayarlar insanların ne kadar yerini alacaklar? Veya gelişen teknoloji artık kendi kendini mi geliştirmeye çalışacak? İşte geleceğin nasıl olacağı ile ilgili sorular bunlardan birkaç tanesi. Bu bağlamda bir konuya dikkatinizi çekmek istiyorum. “Yapay Zekâ

Yapay zekâ, önceden programlanmış bir bilgisayar sisteminin (veya bir robotun) çeşitli şekildeki faaliyetleri aynı canlılar gibi yerine getirme kabiliyetidir. [1] İnsanlar artık belirli işleri bir sistemin yapmasından yanalar. Geçtiğimiz günlerde bir restoran da çalışan garson robotlara tanık olduk. Veya Japonya’ da bankalarda çalışmaya başlayan robotlar. Artık günlük işlerimizi gelişen teknolojinin sağladığı imkânları kullanarak çok daha rahat yapacak duruma geliyoruz. 

Kendi kendini yöneten sistemler insanlığa huzur ve rahatlık sağlamak için geliyor. Peki, merak sorusu: Teknoloji bu kadar ilerlerken geleceğin savaşları da acaba izlediğimiz Transformers filmlerindeki gibi mi olacak? Bence evet, aynen de öyle olacak. Siber savaşlar ve savaşçı robotları güçlü olan devletler geleceğe yön verecekler. Bununla ilgili James Barrat’ın Nihai Keşfimiz Yapay Zekâ ve İnsan Çağının Sonu adlı kitabı okumanızı tavsiye ederim. Bu kitapta en çok ilgimi çekense “bir robot satranç oynabilecek kadar zekiyse zamanı geldiğinde bir uzay gemisi de inşa etmek isteyecektir” şeklindeki üstünkörü varsayımıydı.

İnternet çağının gelişiyle ve onun getirdiği büyük veri patlamasıyla bizim hakkımızda çok büyük ölçekli veriler biriktirilmeye ve işlenmeye başlandı. Sonrasında bunlarla ilgili tahmin yürütmek için algoritmalar oluşturuldu. Önümüzde ne gibi riskler bulunuyor, kimse gerçekten bilmiyor. Ama bu her zaman akılda tutulması gereken bir soru olarak düşünüyorum.

Toparlayacak olursam, yapay zeka hiç hayal etmediğimiz gibi gelişmeye başlandı. Ünlü iş adamı Bill Gates’inde dediği gibi “sektörümü değiştirecek olsam Yapay Zekâ ile ilgilenirdim”. Dünya’ nın en büyük şirketlerine bakalım. Tıbbi robotlar ile ilgilenmek isteyen Google. Robot destekli cerrahi operasyonlar gerçekleştirecek sistemler üzerinde çalışıyor. Apple’a bakalım. iPhone üretmek Apple’a yetmiyor. 2020 için insansız araç yapma plânlarını duymuşsunuzdur diye tahmin ediyorum. Yapay zeka’nın ne şekilde gelişeceği şu an için meçhul. İnsanlık yararı için gelişen teknoloji insanlığın ne kadar yerini alacak bunu kestirmek zor ama gelecek için yaşayan bir Türkiye olmak istiyorsak önce kendi geliştirdiğimiz, geliştirmek için çabaladığımız uçakları ve arabaları “Bizde bunu yapacak sanayi ve işgücü var mı?” diye küçümsemek yerine Türk mühendisliğinin ve gücünün farkında olmamız gerekiyor. Ben inanıyorum ki Türkiye Sanayisi kendini dünya genelinde kendini ıspatlayacak ve bu gelişen korkunç teknolojinin gerisinde kalmayacak. Yeter ki bu teşviklerin üniversitelerde vb. kuruluşlarda olan çalışmaların önüne geçilmesin, öğrencilerin, akademisyenlerin, mühendislerin hevesleri kırılmasın…

Kaynaklar
[1] http://tr.wikipedia.org/wiki/Yapay_zeka

Melih Hilmi ULUDAĞ
Fırat Üniversitesi / Yazılım ve Mekatronik Mühendisliği - Mühendis

0 yorum