0

Sorunuzu tam anlamadım. İlk cevap yazan olursam, hatalarım üzerinden gidebiliriz sanırım. Diğer fikirler o zaman düzeltmelerde katılabilir. Önce en basit yaklaşımdan hareket ederek, olasılıkları saptarız. Sonra içlerinden hatalı olanları eleriz. Bu süreç sırasında sizde sorunuzun detaylarını belirtirseniz, doğru veya doğruya yakın bir sonuç buluruz diye düşünüyorum. Eğer evrenin genişlemesi ivme kazanıyorsa, bu genişlemeyle hareket eden kütleninde ivmesi artıyordur. Yani kütlelerin momentumu da artıyordur. Fakat hareketin göreliliği nedeniyle bu hareketi tespit etmek mümkün olmadığı gibi (biz onu serbest düşüş olarak tanımlarız), artan momentumu da saptayamayız. Artışı tespit içinde, kıyaslama yapabileceğimiz bir referans lazım. Her şey aynı anda ve oranda ivmelendiği için bu da mümkün olmayacak. Tek tespit imkanı, belki nükleer reaksiyonlarda yada çarpıştırıcılarda açığa çıkan enerji miktarı, öncekine göre çok düşük oranlarda da olsa, artıyorsa mümkün olabilir. Ancakbu tür bir tespit ne teoride ne de sonuç açıklamalarında duymadım. Devrimsel yankıları olurdu, bence... Bu durumda enerjinin momentum olarak kütlede kaldığını ve bizim onu o şekilde "doğal hali" olarak kabul etmemiz gerekiyor. İkinci olasılık ise, genişleyen evren ile ortalama yoğunluğun azalması sonucu, güç alanlarında toplanmış (potansiyel) enerjininin, bozulumunun-dağılımının hızlanması yani entropisinin artması olacak. Termodinamiğe uygun bir soru ve sonuç olurdu bu... Ama böyle bir tespit, gene duymadım. Var mı bilmiyorum. Enerjinin kaybolmayacağı kesin. Sadece dönüşecek. Enerjinin korunumu, bu dönüşüm esnasında giren ile çıkan'ın enerji değerlerinin eşit olacağını söylüyor. Sorunuzda, nesnelerdeki potansiyel durumun aynen sürdürülmesini kast etmiş olabilir misiniz?

Burtay Mutlu (shibumi-tr) 6 yıl önce 0
-1

venividi polemik yapmadan neden konuşamıyorsunuz? Soruyu okumadan cevap yazmak ne demek? Cevap yazmamı istemiyorsanız, ihtiyacınız yoksa bunu hiç bir tepki vermeden yani susarak anlatabilirsiniz. Ayrıca, ne sorduğunuzdan sizin haberiniz yok. Enerjinin korunduğu herkesin malumu ise bunun nasıl mümkün olduğu da herkesin malumu olmalı değil mi? Öyle ya, enerji korunuyorsa bunun nasıl olduğu da zaten bilinir. Ben de diyorum ki; evrenin genişlemesi veya daralması enerjinin korunumu açısından bir sıkıntı yaratmaz. Enerji kopup ayrılmadığı müddetçe yani evren kendi kendisini kütle çekimiyle denetlediği müddetçe enerji olduğu gibi korunur. Kütle çekimi ulaşamaz olursa, yani ışık hızı limiti aşılmış olursa işte o zaman enerji korunamaz, dağılır gider. Şimdi; enerjinin korunumuyla, uzayın daha fazla yada daha az bükülmesinin ne alakası var? Enerji azalmışsa zaten uzayı eskisi gibi bükemez. Ama evren genişledi, enerji yoğunluğu azaldı o yüzden zayıfladı diyorsanız, bunun tüm evrendeki enerjinin korunumuyla ne alakası var? Elbette dar bir alandaki enerji ile geniş alandaki enerji aynı etkiyi yapmaz. Sizin sorunuz "enerji nasıl korunur?" olduğuna göre bunun dar veya geniş alanla ne alakası var? Toplam enerji değişmiyorsa genişleme önemli değildir. Ama genişleme kopukluk içeriyorsa o zaman zaten soru sormaya ne gerek var? Nükleer reaksiyonlar yerel faaliyetlerdir. Uzay, kütle çekim olan yerlerde genişlemez. Yani en küçük dahi olsa bir madde parçası varsa o parçanın kendi içinde uzay genişlemez. Uzay boş alanlarda genişler. Bu yüzden yerel olaylar değişmez. Nükleer reaksiyonlar da değişmez. Şimdi sorunuzun ne anlama geldiğini ve benim neyi okumadan cevapladığımı açıklarsanız sevinirim ve bir daha okumadan cevap yazmam. NOT: Enerjinin korunumu yasası kapalı bir sistem olarak kabul edilen tüm evren için geçerlidir. Eğer siz enerjinin korunumu derken bunu yerel olaylara da uygulanan bir yasa gibi düşündüyseniz fena halde yanılmış olursunuz. Çünkü evrenin içinde ayrıca kapalı bir sistem olamaz. Evrenin genel enerjisi her şeyi etkilemektedir. Yani enerjinin korunumu yerel değil genel bir yasadır.

Necmi Tüfek 6 yıl önce 0
-1

Evet... Durum anlaşılıyor. Sizler tamamen yanlış değerlendirme veya yanlış anlama kurbanısınız. Ve bunu hiç düşünüp, önünü ardını hesaplamadan yaymaktan çekinmiyorsunuz. Hiç olmazsa biraz düşünseydiniz bari. Arkadaşlar; Evren genişlerken kendi uzayını kendisi yaratıyor. Kapladığı alan artıyorsa bu kendi uzay dokusu büyüyüp genişlediği için artıyor. Uzay dokusunun büyümesi için gereken enerjiyi de yine evrenin kendisi karşılıyor. Yani hiç bir enerji kaybolmuyor veya bir yerden alınmıyor. Evrenin genişleme alanı diye bir başka alan yok. Tamamen kendisi yaratıyor. Sizin daha iyi düşünmeniz için şöyle açıklayayım; Evren küçük bir boyuttan genişleyen enerji yığınıdır. Genişledikçe aralarda oluşan açıklıklar vakum boşluklarıdır ve evrenin enerjisiyle "uzay" haline gelmiş enerji alanıdır. Yani uzay, vakumun bir miktar enerjiyle kaplanmış halidir. Ve Lawrens M. Kraus tarafından kara enerji adıyla hesaplanmış olup evrenin toplam enerjisinin %70 ini karşıladığı söylenir. Yani evren genişledikçe kara enerji adıyla bilinen uzay dokusu artmaktadır. Evrenin hiç bir yerinde boşluk veya vakum yoktur. Evren genişledikçe uzay dokusuyla örülür ve kaplanır. Vakum enerjisi tamamen başka bir konudur. Size kısaca izah etmeye çalışayım: "Bir şarap şişesinin mantarını açmaya çalıştıysanız bilirsiniz. Mantar çıkmaz. Siz çekersiniz ve enerji harcarsınız. Bu enerji mantar çıktıktan sonra ortaya çıkacak boşluğun karşılığı olan miktara ulaşınca mantar çıkar ve siz hiç yoktan bir miktar boş alan meydana getirmiş olursunuz. Bu boş alanın fiyatını enerji harcayarak ödediniz zaten. Bunu ayrıca fiyatlandırmak gerekmez. Yani ayrıca bir vakum enerjisine ihtiyaç yoktur. Evren genişlerken kendi enerjisiyle kendi yarattığı vakumun fiyatını ödemiştir. Başka bir yerden ayrıca vakum satın almamıştır. Yani arkadaşlar, evren genişlerken kendi enerjisini kullanır. Toplam enerjisi hiç değişmez. Enerji sadece durum ve şekil değiştirir. Enerjinin korunumu budur ve sağlam bir yasadır. Evren genişledikçe uzay dokusu yani kara enerji artacaktır, buna karşılık diğer enerjilerde bir azalma olacaktır ama ışık hızı limiti aşılmadıkça evrenin toplam enerjisi korunacak ve değişmeyecektir. Yine anlaşılmayan kısım varsa sorun lütfen...

Necmi Tüfek 6 yıl önce 0
-4

Zaten vikipedi yüzünden yalan yanlış bir çok şey ortalığa saçıldı ve sonunda kapatıldı. Yani benim o bilgilere ihtiyacım yok. Sizin de gerçek fizik varken böyle gereksiz, yalan yanlış şeylerle uğraşmanız boşa enerji tüketimidir. Burtay Mutlu kavramları karıştırıp gereksiz sonuçlar elde etmeyi çok seviyor. Hatta bunu görev haline getirmiş. Vakum enerjisi farklı bir şey, evrenin genişlemesi farklı bir şey. Venividi, Sanıyorum çok gençsin. Ya da kendini öyle sanıyorsun bilmiyorum ama fiziğin temel yasalarını bilip kabul etmeden fiziği anlayamazsın. Burtay Mutlu fiziğin temel yasalarını değişken sanıyor. Işık hızını, kütle çekimini değişken sanıyor. Bu yüzden de farklı kavramları farklı yerlere sokuşturarak kendini doğru yoldaymış gibi göstermeye çalışıyor. Vikipedi de bir iki konuya bakarak insan fizik öğrenemez. Söylediğim gibi önce temel yasaları hazmetmek gerekir. Ondan sonra eğer yerine oturmayan bazı şeyler varsa onlara odaklanırsınız. Mevcut fizik her şeyi açıklamaktadır. Alternatif fizik üretmeye hem ihtiyaç hem de gerek yoktur. Yeter ki bilgiyi kendi kavramında kendi anlamında kullanalım. Bence elinde olduğunu söylediğin pek çok kitabı ya okumuyorsun ya da bir kez okuyup geçiyorsun. Fizikten bahseden kitaplar roman değildir. Bir kez okumakla anlayamazsınız. Ben bir fizik kitabını on kez, yirmi kez okuyup ne söylediğini ancak ondan sonra anladığım durumları çok yaşadım. Yani son söz; Aklını kendi çabanla işletmelisin. Kimseye kiraya verme. Her şeyi pek çok açıdan ele alıp incelemek gerekir. Hayat öyle kolay değil. Çaba gerekiyor...

Necmi Tüfek 6 yıl önce 0