1

Pauli Dışarlama İlkesi

Mahluk 6 yıl önce 9
0

Cevap veren yok. Benimde temel düzeyde bilgim var. Cevabım yeterli hatta tam doğru olmasa da geliştirilebilinir, düzeltilebilinir olacak. (Kuantum konusunda, kendine güven problerim var. :-) Öncelikle sorunuzda eksik var: Elektron. "Fakat Pauli Dışarlama ilkesi atomda, -iki tane aynı spinli elektronun- aynı anda aynı kuantum seviyelerine sahip olamayacağını söyleyen bir şey. " Bunu kısaca sorunuz açısından şöyle yorumluyorum, yakıtı biten yıldız içinde bol miktarda farklı elementler bulunur. Bunların buludurdukları elekron sayıları da çok fazla olacaktır. Eğer aynı yörüngede , aynı kuantum (enerji) seviyelerinde, aynı spinli elektronlar olabilseydi, kütle çekimi ile içe çöken yıldız atomlarındaki elektronlar, çekirdeğe daha yakın yörüngelerde toplanabilirlerdi. Bu hacimsel daralma ile yoğunluk artar, bu sefer dana güçlü kütle çekimi (azalan uzaklığın karesi nedeniyle) yıldız daha çok sıkışırdı. Sanırım karadelik oluşumunda var olan fazla madde yoğunluğu (yıldızın büyüklüğüne bağlı olarak) bunu sağlıyor. Ama Pauli ilkesiyle açıklanan sebepten dolayı, elektronlar enerji yüklenip daha yüksek enerji seviyelerine çıkmak (çekirdeğe daha yakın, daha hızlı) isteseler bile aynı yörüngelere doluşamıyorlar. Yani atomun belli bir kuvvet düzeyine kadar, daha fazla sıkışmasını engelliyorlar. (Daha fazla kuvvet için daha fazla kütle çekimi kuvveti=daha fazla madde lazım) Benzetme ile elinizde 100 bin lastik top olsun (her biri bir atomu temsil etsin) , bunları bir kaba koyup baskı (presleyelim) altına alalım. 100 bin topun toplam direnç kuvveti, baskı kuvvetine eşit olduğu noktada sıkışma duracaktır. Burada belirleyici olan şey, her bir topun ne kadar baskıya karşı durabileceğini belirten rakamdır. Söz gelimi, top 1 kilogram kuvvet basınç ile çapında %10'luk daralma yapıyorsa; 100 bin top'a 100 ton kuvvet uyguladığımızda, toplam hacimleri en fazla %10 daralacaktır. Daha fazla daratmak için daha çok kuvvet gerekecektir. Üstelik ilk daraltma enerjisi kadar tepki de birikmiş olacağından, 200 ton kuvvet uyguladığınıza belki de % 15 hacim daralması olacaktır. (?) Daha fazla sıkıştırmak için geometrik oranda artan kuvvet (yıldızımızda kütle çekimi) gerekecektir. Üstelik varlığını sürdüren maddeler olarak (karadeliklerdeki tekilleşmenin aksine) toplar , kaynaşsalar bile bir noktadan sonra istediğiniz kadar kuvvet uygulayın, sıkışmayacaklardır. (İyi bir örnek olmadı ama aklıma şu an gelen bu lastik toplar...) Eksik ve hatalarımı arkadaşlan düzeltir. Ama en azından temel ilke olarak atomun niye çökmeye karşı koyduğunu doğru anlatabilmiş olmayı umuyorum.

Burtay Mutlu (shibumi-tr) 6 yıl önce 0
1

Cevap veren yok. Benimde temel düzeyde bilgim var. Cevabım yeterli hatta tam doğru olmasa da geliştirilebilinir, düzeltilebilinir olacak. (Kuantum konusunda, kendine güven problerim var. :-) Öncelikle sorunuzda eksik var: Elektron. "Fakat Pauli Dışarlama ilkesi atomda -iki tane aynı spinli elektronun- aynı anda aynı kuantum seviyelerine sahip olamayacağını söyleyen bir şey. " Bunu kısaca sorunuz açısından şöyle yorumluyorum, yakıtı biten yıldız içinde bol miktarda farklı elementler bulunur. Bunların buludurdukları elektron sayıları da çok fazla olacaktır. Eğer aynı yörüngede , aynı kuantum (enerji) seviyelerinde, aynı spinli elektronlar olabilseydi, kütle çekimi ile içe çöken yıldız atomlarındaki elektronlar, çekirdeğe daha yakın yörüngelerde toplanabilirlerdi. Bu hacimsel daralma ile yoğunluk artar, bu sefer dana güçlü kütle çekimi (azalan uzaklığın karesi nedeniyle) yıldız daha çok sıkışırdı. Sanırım karadelik oluşumunda var olan fazla madde yoğunluğu (yıldızın büyüklüğüne bağlı olarak sanırım "proton artı elektron=nötron" yoluyla) bunu sağlıyor. Ama Pauli ilkesiyle açıklanan sebepten dolayı, elektronlar enerji yüklenip daha yüksek enerji seviyelerine çıkmak (çekirdeğe daha yakın, daha hızlı) isteseler bile aynı yörüngelere doluşamıyorlar. Yani atomun belli bir kuvvet düzeyine kadar, daha fazla sıkışmasını engelliyorlar. (Daha fazla kuvvet için daha fazla kütle çekimi kuvveti=daha fazla madde lazım) Benzetme ile elinizde 100 bin lastik top olsun (her biri bir atomu temsil etsin) , bunları bir kaba koyup baskı (presleyelim) altına alalım. 100 bin topun toplam direnç kuvveti, baskı kuvvetine eşit olduğu noktada sıkışma duracaktır. Burada belirleyici olan şey, her bir topun ne kadar baskıya karşı durabileceğini belirten rakamdır. Söz gelimi, top 1 kilogram kuvvet basınç ile çapında %10'luk daralma yapıyorsa; 100 bin top'a 100 ton kuvvet uyguladığımızda, toplam hacimleri en fazla %10 daralacaktır. Daha fazla daratmak için daha çok kuvvet gerekecektir. Üstelik ilk daraltma enerjisi kadar tepki de birikmiş olacağından, 200 ton kuvvet uyguladığınıza belki de % 15 hacim daralması olacaktır. (?) Daha fazla sıkıştırmak için geometrik oranda artan kuvvet (yıldızımızda kütle çekimi) gerekecektir. Üstelik varlığını sürdüren maddeler olarak (karadeliklerdeki tekilleşmenin aksine) toplar , kaynaşsalar bile bir noktadan sonra istediğiniz kadar kuvvet uygulayın, sıkışmayacaklardır. (İyi bir örnek olmadı ama aklıma şu an gelen bu lastik toplar...) Eksik ve hatalarımı arkadaşlan düzeltir. Ama en azından temel ilke olarak atomun niye çökmeye karşı koyduğunu doğru anlatabilmiş olmayı umuyorum.

Burtay Mutlu (shibumi-tr) 6 yıl önce 0