0

Bizimki gibi maddesel bir evren 3 boyutlu bir evrendir. Boyutlar hiyerarşik bir şekilde, birbirini takip eden bir periyot izlemezler bence. Yani, önce bir boyut, sonra iki boyut daha sonra üç boyut ve devamında dördüncü boyuta geçer gibi bir anlayış doğru olmaz sanırım. Enerji saf haldeyken "boyut" kavramı yoktur. Her şey, her yer, her türlü oluşum enerjinin davranışı değiştiğinde meydana gelir. Yani akla gelen her şeyi yaratan, meydana getiren enerjidir. Enerji belli bir olgunluğa geldiğinde değişim geçirir. "Faz" denen bu değişim enerjinin ısısının düşmesi "donması" sonucu maddeyi meydana getirir. Madde meydana gelirken, parçacıklar birbirlerinden ayrı yapılandığı ve çeşitli güçler edindikleri için birbirlerine yaklaşamadıklarından, aralarında açıklık olması gerekir. Tüm evrenin maddesi açısından düşünüldüğünde, bu açıklıklar uzayı meydana getirir ve maddenin daha başka faaliyet ve devinimler yapmasını sağlar. Bu faaliyetler hep yayılma, ısıyı düşürme şeklinde yani yokuş aşağı ve kendiliğinden gelişen süreçlerle yapılır. Bu şekilde düşünüldüğünde, evren için daha üst ve enerjik bir boyut "entropi" kavramına terstir. Eğer başka boyutlar aranacaksa bu daha alt düzeyde, daha küçük yapılanmalar şeklinde aranmalıdır. Bu konuda zaten "sicim" fiziği "11" boyut içeren kuramlar geliştirmiştir. Yani, tekamül açısından bir "dördüncü boyut" kavramı evrenin enerji davranışına ters bir şeydir. Ama zihinsel açıdan gelişip, bir üst anlayış boyutuna geçebilirmiyiz? derseniz elbette geçebilirsiniz. Zaten beyinsel gelişim entropinin yönündedir, desteklenir. Ancak bu "boyutsuz" bir gelişmedir. Maddi bir etkileşim sağlamaz. (Kim bilir? Belki bir gün düşünce gücüyle maddeyi etkileyebilecek duruma gelebiliriz. İşte o zaman "dördüncü" boyuta geçmişiz demektir.)

Necmi Tüfek 6 yıl önce 0
1